0

En son Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali‘nde Kristal Küre’nin sahibi olan Blaga’s Lessons, Filmekimi kapsamında ülkemizde ilk gösterimini yaptı. Böylece film, yönetmen Stephan Komandarev‘in Bulgaristan’daki sosyal sorunları mercek altına aldığı üçlemenin son filmi oldu.

Henüz Öğrenilmeyenler

Blaga’s Lessons, Türkiye’nin herhangi bir yerinde yaşanabilecek bir hikayeyi, sadece bizim başımıza gelebileceğini düşündüğümüz şekilde anlatıyor. Film ve tiyatro aktrisi Eli Skorcheva‘nın hayat verdiği Blaga, eşini yeni kaybetmiş emekli bir öğretmendir. Eşinin ölümü ardından ikisi için ortak bir mezar yaptırmak ister fakat bazı legal sorunlar ile karşılaşır. 

Yönetmen, önceki iki filmini Sofya’da konu alırken bu filmini Shumen’de anlatmayı uygun bulmuş. Ufak bir kasabadaki, brutalist bir dairede  yaşayan ana karakterin hayatı bir telefon aramasıyla değişir. Arayan adam, kendisini Müffettiş Kolev olarak tanıtır. Kadının “bazı şiddetli suç çeteleri tarafından hedef alındığını” anlatır ve bir dolu detaya boğar. Tam bu sırada da ana karakter cep telefonundan aranır ve kendisinden tüm parasını balkondan aşağı atması istenir ve tehdit edilir. Müfettiş Kolev’in de yönlendirmesiyle beraber kadın, onların dediği her şeyi yapar.

Bu noktada sıradan bir filmin, ana karakterin bu sorunu nasıl aşacağını anlatmasını beklersiniz. Blaga’s Lessons‘da kesinlikle böyle bir durum yok. Karakter telefon oltalamaları ile ilgili katıldığı bir seminerde çetenin Romanya’da işlerini sürdürdüklerini öğrenir. Bir öğrencisinin de yardımıyla, ana karakter çeteye katılmaya karar verir.

Blaga's Lessons Film İncelemesi.

Bir Komşu Hikayesi Tadında

Aslında filmin amacı, yönetmenin belirttiği gibi, bunun gibi olayları önlemek. Stephan Komandarev’e bu sorulduğunda kendisinin çevresindeki insanların da bu sorundan muzdarip olduğunu belirtmiş ve eklemiş: 

Böyle şeyler çok sık oluyor. Konuyla ilgili ciddi araştırmalar yaptık, birçok kurbanla görüştük, bu tür vakalarda çalışan polis memurlarıyla konuştuk, hatta gerçek bir telefon dolandırıcısını görmeyi başardık. Filmimizin, bu tür olayların bir daha yaşanmaması için etkili olacağını umuyoruz.

Bununla beraber, filmin geçtiği kırsal kesimin de seçilmesi bir tesadüf değil. Bölgede yaşlı nüfusunun fazla olduğunu söyleyen Komandarev, buradaki insanların bu dolandırıcılıklara daha kolay yakalandıklarını söylüyor.

Bu noktada biraz başrol hanımefendiden bahsetmek gerekir, Eli Skorcheva. Kendisi 27 yaşında, henüz genç bir kadınken, Bulgaristan’da yerel bir yıldız olmuş. 1980’lerde televizyon ve sinemada yer alırken, 1989 itibariyle “bu alandaki aşırı ticarileşmeden ötürü frustrasyon yaşamış.”

Blaga's Lessons Film İncelemesi.

Bir Bakmakta Fayda Var!

Blaga’s Lessons herkese göre bir film değil. Şüphesiz ki, birçok insana sıkıcı bile gelebilir. Filmekimi döneminde de adından özellikle söz edildiğini görmedim fakat içinde ufak, tatlı zenginlikler barındıran bir film olduğunu söylemek mümkün. Ben de bu film aracılığıyla Stephan Komandarev ile tanıştım ve sıradaki projesini merakla bekliyorum.

Uğurcan Çağlayan‘ın diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Bizi TwitterInstagramDiscord ve Letterboxd aracılığıyla takip edebilirsiniz.

Ölüm, Yaşam ve Değişim: The Boy and the Heron

Göçmen Hikayelerine Farklı Bir Bakış: Fremont

6.5

Uğurcan Çağlayan

Marvel’s Spider-Man 2: Karanlık ve Epik Bir Hikaye

Previous article

Uzayın Derinliklerinde Bir Kabus: Alien (1979)

Next article

You may also like

Comments

Leave a reply