0

Elden Ring: Shadow of the Erdtree fragmanının yayınlanmasıyla birlikte serinin tüm hayranları, bu dünyaya geri dönmek için 20 Haziran tarihini bekler duruma geldi. Artık FromSoftware‘in çıkardığı her fragmanla beraber teorilerin de ardı ardına sıralanması ise bir gelenek oldu. Yıllardır mensubu olduğum ve gitgide büyüyen Soulslike topluluğu, FromSoftware tarafından yavaş yavaş geliştirilen güven inşası ve her seferinde bizi şaşırtmayı devam etmeleri ile oyun dünyasının en sadık topluluklarından biri haline geldi. 

Seriyi benim gibi fazlasıyla seven ve özümseyen insanlar bilir ki, bu oyunlar size hikaye namına pek bir şey vermez. Siz onu söke söke, çevresel hikaye anlatıcılığını okuyarak alırsınız. Bir eserin hikayesini bu şekilde öğrenmek de zamanla sizi iyi bir hikaye anlatıcısı haline getirir. Bunun nedeni, fazlasıyla anlatılmaya değer bu hikayeyi birine anlatmanın zamanla bir ihtiyaca dönüşmesidir.

Elden Ring‘in hikayesi de tam olarak böyle. Anlatılmaya değer, büyük bir hikaye. Tek seferde asla anlayamayacağınız, üzerine okumalar yapmanız gereken modern bir destan adeta. Shadow of the Erdtree çıkmaya bu kadar yaklaşmışken, hikayeyi dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım bu yazıda. İyi okumalar.

The Elden Ring… oh, Elden Ring. Shattered… by someone or something. Don’t tell me you don’t see it. Look up at the sky… It burns.

İlahların Gelişi

Her hikaye içinde bir çatışma bulundurma mecburiyetindedir. Bu hikayede çatışma Lands Between‘de değil, Kâinat’da başlıyor. Outer Gods adı verilen gizemli, çok güçlü, fiziksel bir tezahürü olmayan bu varlıkların çoğu, Lands Between‘de varlıklarını tesis etmek istiyor. Bunu en çok isteyen de, şüphesiz, the Greater Will.

Günlerden bir gün, gökyüzünden bir yıldız düşer. Bu altından yıldız, denir ki, üstünde insan aklının mukayese edemeyeceği bir yaratık ile gelmiştir. Bu yaratığa sonrasında Elden Beast adı verilecektir. Bu yaratık için “the Greater Will‘in vassalı ve düzen konseptinin hulûl etmesidir” denmiştir. İşte en nihayetinde bu yaratık, değişim ve dönüşüm geçirmiş ve Elden Ring olmuştur.

Bu bir yaratılış destanı değil, elbette. Lands Between‘de çok öncesinde de hayat vardı. Bu topraklar, bir sebepten ötürü, the Greater Will tarafından işgal edildi. Buraya gelen son ilah da o olmayacaktı. İsimlerini macera boyunca duyduğumuz ve bazılarıyla kontakt kurabildiğimiz ilahlar da bu topraklara geldi. Çok açıkça, onları buraya çeken bir şey vardı. Zamanla bu toprakların eski tanrıları unutuldu ama yok olmadı.

Bununla beraber, the Erdtree doğdu. Bu dünyaya ilk adım attığımızdan itibaren gördüğümüz ilk şey, gökyüzüne uzanan devasa ve altından bir ağaçtı. Burası zamanla Lands Between‘in kalbi, yaşamın özü ve Elden Ring‘in bulunduğu yer oldu.

Her ne kadar sayısız savaş sonunda the Greater Will bu dünyanın kontrolünü ele geçirmişse de, onun istediği bir düzendi. Bunu da ancak kendi sözünü yaymaları için görevlendirdiği elçileri ile yapabilirdi, Two Fingers. Görünüş itibariyle gizem uyandıran bu varlıklar için “onlar konuşamasalar bile belâgat sahibiydiler” denir. Keza normal insanlar onları anlamaz ve sadece Parmakokuyucular tarafından yorumlanır.

En nihayetinde, bir teolojik hareket ortaya çıkmalıydı ve bunun için uluhiyet sahibi biri gerekliydi. İşte böylece Kraliçe Marika ortaya çıktı.

Elden Ring İncelemesi

Kraliçe’nin Hükmü

Tarihin bir noktasında, Kraliçe Marika bir “empyrean” olarak seçilir. Bunun anlamı “Two Fingers tarafından seçilen” yani bir kişinin tanrılık mertebesine erişmesi anlamına gelmektedir. Bu seçilmiş olan sayılı kişilere, kendilerine katiyen ihanet etme yetisi bulunmayan Gölge adında hizmetliler verilir. Kraliçe Marika’nın hizmetkarının adı ise Kara Kılıç Maliketh.

Elden Ring, form olarak gerçekten bir yüzük şeklinde değil. Aslında onun için, bu dünyanın kurallarını belirleyen rünler bütünü demek daha doğru olur. İşte bu rünlerden biri de, Rune of Death veya Destined Death – yani aslında bir gün herkesin öleceği kuralıydı, ecelin kendisi. Kraliçe Marika, neden ve ne zaman olduğunu bilmediğimiz bir şekilde, bunu Elden Ringin içinden çekip çıkarır ve koruması için hizmetkarına verir. Bu şekilde ölüm konseptini Lands Between‘den kaldırmış ve onun üzerinde tam bir kontrole sahip olmuş olur.

Bununla beraber Kraliçe Marika, ortaya çıkmış olan teolojik hareketin dini sembollerinden birine dönüşür. Ölümü fethetmesi nedeniyle ona artık Ebedi Kraliçe Marika olarak hitap edilmeye başlanır. Bu kişilik kültü çevresinde oluşan tarikat benzeri yapıya da Altın Düzen denir.

Elden Ring İncelemesi

Erdtree Çağı

Yeni bir düzenin başladığı çağ, aynı zamanda birçok yıkımın ve savaşın yaşanacağı karanlık bir dönemin de başlangıcı olur. Düzen kurulmuştu, bu doğru, ama onu korumak da yine Kraliçe Marika‘nın görevi olur. Ona göre kendisinden ve takipçilerinden olmayan herkes düzenin kendisi için birer tehdit. Tam da bu sebeple, etkisi günümüze kadar geçmeyecek bir dizi savaş yapılır.

Kraliçe Marika, tahmin edeceğiniz üzere, bizzat savaşlara katılmaz. Onun yerine bu sorumluluğu vereceği, iradesini kullanabileceği ve hatta belki de dünyevi işleri yaptırabileceği bir aracı ile evlenmeye karar verir. Bu kişi, Lands Between‘in çorak arazilerinde dolaşan kabilelerin ve kanasusamış savaşçıların şefi, Hoarah Loux olur. Kraliçe Marika ile evlendikten sonra “şiddetli dürtülerini bastırmak için” yaratık vekili Serosh’u sırtına alır ve o andan itibaren Elden Lord Godfrey olarak anılmaya başlar.

Lord Godfrey, 16 şövalyesine sayısız savaşta liderlik eder. Şövalyeler diyarın gördüğü en çetin savaşçılardı. Savaşın sonuna kadar devlere, ejderhalara ve daha fazlasına karşı savaşır ve pek az yenilgi görürler.

Hark, brave warriors. Hark, my lord Godfrey. We commend your deeds. Guidance has delivered ye through ordeal to the place ye stand. Put the giants to the sword and confine the flame atop the mount. Let a new epoch begin. An epoch glistening with life. Brandish the Elden Ring, for the Age of the Erdtree!

İkilinin üç çocuğu olur: Altın Godwyn, Morgott ve Mohg. Nihayet tüm savaşlar bittiğinde ve kendisine layık bir rakip kalmadığında, Lord Godfrey‘in gözlerindeki ışık söner ve Kraliçe Marika onu ve onun yoldaşlarını Erdtree’nin lütfundan uzağa, sürgüne yollar. 

Elden Ring İncelemesi

Ölümün Çalınışı

Kraliyet Başkenti Leyndell‘in güney batısında yer alan Liurnia’da yaşayan insanlar, başkentin ordularına karşı beklenmeyen bir direniş gösterirler. Önemli iki hizip, Carian Kraliyet Ailesi ve Raya Lucaria Akademisi, Ay Kraliçesi Rennela önderliğinde birleşerek işgalcilere karşı yek kuvvet olur.

Bu işgal sırasında Kraliçe Rennela, savaş alanında işgalci kuvvetlerin lideri Radagon ile tanışır. İki tarafın da birbirine üstün gelememesinin ardından nihayet Radagon geri adım atarak ordusunu çeker. İkili savaşır, evlenir ve ailelerini birleştirirler. İşte böylece, iki tarafın da savaşı sona erer.

İkilinin üç çocuğu olur: Annesinin büyü güçlerini miras alan Ay Prensesi Ranni, yerçekimi büyülerinde uzmanlaşmış olan Radahn ve kara büyünün ele geçirdiği Rykard.

Yıllar sonra, diyarın altın çağını yaşadığı günlerden birinde, Radagon eşini terk edip Kraliyet Başkenti‘ne döner. Burada Kraliçe Marika ile evlenir ve Elden Lord olur. Eşinin onu terk etmesiyle paramparça olan Kraliçe Rennela, Raya Lucaria Akademisi ile Carian Kraliyet Ailesi arasında çıkacak olan iç savaşı engelleyemez.

Tam bu noktada, Ay Prensesi Ranni, ölümün bizzat kendisinden bir parça çalar. Bununla birlikte the Night of the Black Knives adı verilen olay yaşanır. Ölümün çalınışıyla aynı gece, bu parça bir yarı tanrı için kullanılır: Kraliçe Marika‘nın oğlu Altın Godwyn öldürülmüştür.

Elden Ring İncelemesi

Parçalanma

Bununla birlikte, Kraliçe Marika aklını kaybeder ve çekiciyle Elden Ring‘i parçalar. Kopan parçalar, rünler halinde yayılıp çocuklarına aktarılır. Böylece yarı tanrılar arasında Parçalanma adı verilen savaş başlamış olur. Diğer yandan Radagon, Elden Ring‘i parçalayan çekici kullanarak onu tamir etmeye çalıştıysa bile başarısız olmasıyla Kraliçe Marika ceza olarak Erdtree içine hapsedilir. Radagon, eşinin eylemlerinin karşısında olsa da, onunla aynı bedeni paylaşması nedeniyle aynı cezaya çarptırılır. 

Parçalanma‘nın belki de en büyük muharebesi General Radahn ve Miquella’nın Kılıcı Malenia arasında yaşanandı. Bu çatışma Caelid’deki Sellia kasabasının güney batısında, şu sıralar Aeonia Bataklığı olarak bilinen yerde gerçekleşti. Muharebede iki lider karşı karşıya geldi. Malenia bu savaşta scarlet rot adı verilen ve yaşayan her şeyin yavaşça çürümesine neden olan gücünü açığa çıkardı. Bununla birlikte Caelid’in bugün bildiğimiz coğrafyası oluştu. General Radahn hastalık nedeniyle aklını kaybetti.

Sonuç olarak onca savaşa rağmen, bir kazanan çıkmaz. Yarı tanrıların hepsi Greater Will‘in lütfunu kaybeder ve işte tam bu noktada, parçalanmış olan diyarı yeniden birleştirmek ve yeni Elden Lord olmak için Tarnished adı verilen, oyuncuların kontrol ettiği sürgün savaşçılar diyara geri çağrılır.

Buradan sonrası ise tamamen oyuncunun verdiği kararlar ile şekilleniyor. Oyuncu kendisine biçilen rolü üstlenip Elden Lord da olabilir, düzeni tamamen değiştirmeye de çalışabilir. Karar tamamen size kalmış.

Şimdi Biraz Soluklanalım…

Elden Ring uzun uzun konuşmaya devam edebileceğimiz bir eser. Bu sebepten oyunun anlattıklarını özet geçmek bile paragraflar alıyor. Oyunun hikayesini keşfetmenin, herkesin kendi içinde yaşadığı özel bir tecrübe olduğuna inandığımdan tam da burada bir ara vereceğim. 

Elden Ring herkesin gönlünde çok büyük bir yer edindi. Şimdiden tarihin en iyi oyunlarından biri olarak görülüyor. İlham kaynakları o kadar sağlam ki, kaynağı bu kadar güçlü bir eserden daha azını da beklemezdi kimse. From Software yine başardı. Sektörde öyle bir iz bıraktılar ki artık hiçbir şey aynı değil.

Bu yazıda oyunun dünyasını aktarırken VaatiVidya‘dan bolca yararlandım, meraklısı için güzel bir kaynak olarak önermiş olalım. İkinci kısımda görüşmek üzere!Uğurcan Çağlayan‘ın diğer yazılarını da okumak için buraya tıklayınız.

Bizi TwitterInstagramDiscord ve Letterboxd aracılığıyla takip edebilirsiniz.

Skull and Bones: Bir Korsan Hikayesi

Persona 3 Reload: Karanlık Saatin Kaşifleri

Uğurcan Çağlayan

Shogun 3. Bölüm İnceleme

Previous article

Ted: Muzip Ancak Duyarlı Bir Aile Komedisi

Next article

You may also like

Comments

Comments are closed.