0

Animeler, çizim olmalarının verdiği imkanla filmlere nazaran daha vahşi ve hareketli olabiliyorlar. Animeleri güzel kılan yanlardan biri de budur zaten: Karakterlerin savaşa olan merakları ve uğruna dökebilecekleri kanlar. Birçok anime aynı tema üzerine kurulu. Dövüş, kan ve biraz da erotizm. Hellsing Ultimate, bu “birçok anime” arasında en vahşi ve en kanlı olanlardan. Hatta bir numaraya bile oynayabilir. Hikayesi ve karakterlerinden ötürü içeriği ağır küfür ve vahşet içeren anime, ilginçtir izlemesi de en keyifli animelerden. 

İlk önce 2001-2002 yılları arasında 13 bölümle sadece Hellsing ismiyle çıkan anime, ülkemizde de MTV kanalının gece kuşağında gösterildi. MTV ve MTV gece kuşağı ancak benim gibi yaşlıların hatırlayacağı bir şey; itiraf etmem gerek. 13 bölümlük tek sezondan sonra 2006’da tekrar geri dönen anime bu sefer de Hellsing Ultimate adıyla çıktı. Fakat 2006’da başlayan ve 10 bölümden oluşan animenin bitmesi tam 8 sene sürer.

Hellsing Ultimate Arakat Mag

Kohta Hirano’nun mangasından uyarlanan animenin ilk versiyonu Umanosuke Iida ve Yasunori Urata tarafından yönetilir. Kariyerlerinde birçok anime yönetme şansı yakalayan ikilinin en yüksek puanlı projeleri hala Hellsing’dir. 2006 versiyonu ise Hiroyuki Tanaka, Tomokazu Tokoro ve Hideki Tonokatsu tarafından yönetilir. 2001 ile 2006 arasında ana fark ise 2006’da yayınlanan anime OVA versiyonudur ve 2001 yılındaki seriye nazaran mangayı daha iyi yansıtmaktadır. Aynı şekilde 2006 versiyonu 2001’e nazaran çok daha karanlıktır ki Ultimate’i yazma sebebim budur.

Kısaca konusuna değinmek gerekirse… Dünya geceleri ortaya çıkan tehlikeli yaratıklarla doludur. Masum çocukları kaçırmak için yatak altında bekleyenler ya da ormanda gece koşuya çıkanların üstüne atlamaya hazır vampirler. Hellsing adlı şirket ise bu tehlikeli yaratıkları avlayan bir kuruluş. Fakat Hellsing biraz farklı bir sisteme sahip. Yöneticisi Sir Integra Fairbrook Wingates Hellsing’in cümlesiyle: 

“Bizler yaratıkları başka yaratıklar ile öldüren bir şirketiz.”

Hellsing, paranormal yaratıkları kendi askerleri ile imha etmektedir. İmha edilemeyecek kadar tehlikeli  bir durum oluştuğunda da devreye Alucard giriyor. Alucard, Sir Integra’nın hizmetkarı, Hellsing’in muhteşem silahı, tarihin en güçlü vampiridir. Sıkı bir rakip çıktığında devreye Alucard giriyor ve seyir zevki bir anda artıyor. Çünkü Alucard, kurbanları ile oyun oynamayı seven bir psikopattır. 

Animeyi diğer birçok animeden ayrı kılan bazı özellikleri var. Bunlardan ilki karakter tasarımı. Hikayenin etrafında döndüğü karakterler başlı başına animeyi izlemek için sebep. Tüm hikaye genel itibariyle 4 karakter etrafında dönüyor. Kendine has, karizmasından hiç ödün vermeyen bir lider olan Sir Integra. Bir diğer karizmasından hiç ödün vermeyen Sir Integra’nın kahyası Walter C. Dornez, Nam-ı diğer Ölüm Meleği. Animemizi anime yapan efsane vampir Alucard. Ve ekibe sonradan katılan Seras Victoria. Seras, animeye ayrı bir renk katıyor. Çünkü hikaye aslında bir nevi onun etrafında dönüyor.

Seras Victoria, basit bir polis memurudur. Şanssızlık işte, aslında Alucard’ın karşılaşması gereken oldukça güçlü bir yaratığın ortalığı kaosa sürüklediği bir olay mahalline giden Seras, görevini yapmaya çalışırken ağır darbe alır. Ölümden başka tek kurtuluş yolu da Alucard’dır. Seras’a acıyan Alucard, onu ısırarak vampire çevirir. Böylece Alucard’ın bir nevi kölesine dönüşen Seras zamanla Hellsing’in operasyonlarına da katılmaya başlar. Onun masum kızdan vahşi bir vampire dönüşmesi ise anime boyunca işlenen bir çatışma olarak karşımıza çıkıyor. 

Hikaye Seras etrafında dönüyor olsa da ana karakterimiz tabii ki Alucard’dır. Hellsing’in ultimate weapon olarak adlandırdığı silahı Alucard, evrenin en güçlü canavarı, durdurulamaz bir manyaktır. Hellsing, başedemediği sorunlarda Alucard’ı görevlendirir. Alucard da bunları zevkle yapar çünkü Alucard’ın hayattaki amacı, onu gerçekten zorlayabilecek bir rakip ile karşılaşmaktır. Saitama’nın deli versiyonu. Fakat bir türlü o istediği rakip ile karşılaşamaz. 

Utanç verici; Seni fazla abartmışım. Vampirken zavallı bir pisliktin. Şimdi ise köpek pisliğinden başka bir şey değilsin!

– Alucard

2001-2002 yılları arasında Incognito ile istediği mücadeleye biraz olsa da ulaşmış olan Alucard, genel itibariyle aradığını bulmayı başaramaz. Alucard’ı renkli ve farklı kılan yanı da budur; mücadeleye her an hazır olması. Öyle ki Alucard hiçbir kurşun ya da silah darbesinden kaçmaz. Sürekli dayak yiyen Rocky gibi düşünün. Acı çekmeyi, rakibinin kozunu kabul etmeyi seven Alucard, karşılık verebilmek için önce darbe almayı savunma türü olarak belirlemiştir. Rakipleri dövüşü kazandığını düşünmeye başladığı anda da kendi silahını sahneye çıkarır: Hellsing ARMS .454 Casull Auto.

Hellsing Ultimate Arakat Mag

The Hellsing ARMS .454 Casull Auto, 25 santim uzunluğunda, takriben 6 kilo ağırlığında ve mutlak öldürücü bir silahtır. 454 Casull; 11.5 milimetrelik, el silahları arasında en büyük ve en öldürücü kurşunlardandır. Ne yazık ki, Alucard’ın bu ultra havalı silahı gerçek değil. Hellsing evreninin mantık çerçevesinden baktığımızda silah o kadar güçlüdür ki tek kurşunda birkaç bedeni birden delip geçebilecek kapasitededir. Animeyi zevkli kılan detaylardan biri de onun bu kalpleri ısıtan silahıdır. Pelerinin içinden çıkardığı her an, Beric Dondarrion’un kılıcını aleve vermesi kadar zevkli ve keyif vericidir. 

2001 serisi daha çok karakterler üzerinden ilerlerken 2006 serisi bir kıyamet hikayesidir. Hellsing organizasyonuna düzenlenen saldırılar ile başlayan sezon bölümler ilerledikçe Nazi Almanya’sına ve kıyamet hikayesine dönüşür. Zaten çizgi filmlerde ya da animelerde Almanlar varsa o hikaye elbet bir kıyamet projesine dönüşecektir. Bu da Hellsing Ultimate’in hikayesini biraz karışık olsa da çekici kılıyor. Daha çok düşman, daha çok aksiyon; Alucard’a daha çok kapışma imkanı. Yine karakterler üzerinde durmak gerekirse Ultimate serisi bir çeşit level sistemi ile ilerliyor. Her bölümde daha kuvvetli karakterlerin çıktığı serinin 2006 versiyonunda çok daha fazla kapışılacak düşman mevcut.

Animeyi ilgi çekici kılan son detay ise yaratıcı derecede vahşi olması. Dövüş biçimleri, öldürme şekilleri ve ölüm çeşitliliği ile Hellsing Ultimate, benim gibi 80’ler korkularının çılgın sahnelere tanık olmuş birini doyuracak türden. Animelerde dövüşler her zaman sert geçer ve bitmek bilmezler. Fakat Hellsing’de dövüşlerin sapıkça bir tarafı vardır. Ölümler vahşidir ve bölümler ilerledikçe Alucard rakiplerine çok daha yaratıcı sonlar sunar. Öyle ki Ultimate serisinde ilerleyen bölümlerde işkence ve kazığa oturtma sahnesi bile mevcuttur. Tabii bunun sebebi de Alucard’ın kimliğinde yatar: Kazıklı Voyvoda

Hellsing Ultimate Arakat Mag

Alucard ismi bir anagramdır; ters çevirdiğinde Dracula olur. İlk olarak 1943 yapımı bir Universal Horror filmi olan Son of Dracula’da tanıtılan Alucard ismi zamanla birçok filmde kullanılmaya başlar. Tarihin ilk, alfa vampiri olan Alucard, aynı kitaplarda anlatıldığı gibi aşırı derecede vahşi ve acımasızdır. 

Anime bir noktadan sonra kıyamet hikayesine yönelince görsel de toplu katliam resitaline dönüşür. İnsani bütün duyguları köşeye bırakan yaratıcıları, vahşeti sıradanlaştırarak saf bir canavar hikayesi çıkarmış. Vahşi tarafının kalitesi de animenin çizimlerindeki estetikte gizli. Tasarım gerçekten şahane. İzlediğim birçok anime arasında görsel anlamda en çarpıcı olan Hellsing’dir. 

Sözün özü… Hellsing, geceleri sorun çıkaran yaratıkları keyif alarak öldüren Alucard ve onun maceralarını anlatan, yapılmış en vahşi animelerden biridir. Vahşeti sorun etmem diyorsanız Hellsing, izlemesi en keyifli animelerden biridir. Çarpıcı hikayesi, özenle tasarlanmış karizmatik karakterleri, estetik dövüşleri ve görsel zenginliği ile özellikle korku severlerin mutlaka izlemesi gereken çılgın bir animedir.

Valerii Ege Deshevykh‘nin bütün yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Köklerine Sadık Bir Uyarlama: The Last Voyage of Demeter

İnsanlığın Ötesinde: Ghost in the Shell

Valerii Ege Deshevykh
Ukrainian Creative Director | Motion Picture Writer | Horror Freak

Tabuta Son Çivi: Cehennem Melekleri 4

Previous article

Bir Alman Pastası: Baldur’s Gate 3 Oyun İncelemesi

Next article

Yorumlar

Yorumlar kapatıldı.

You may also like

More in Anime