By Her sene bir ya da birkaç soulslike oyun çıkıp kendisinden söz ettiriyor. 2017 yılında Nioh, 2019 yılında Blasphemous ve Code Vain, 2020 yılında Mortal Shell, 2022 yılında Thymesia ve daha fazlası gibi onlarca soulslike oyun yığılması yaşanmıştı. Bu soulslikeların büyük bir çoğunluğu FromSoftware ağırlığıyla rekabet edemeyen, çeşitli sebeplerden oldukça yapay hissettiren ve parladığı gibi sönüp giden oyunlar oldu. Ama bu senenin soulslike yapımı Lies of P‘nin akıbeti, kendi rakiplerinden oldukça farklı seyredecek gibi duruyor. Çünkü Lies of P, FromSoftware’in Souls‘larıyla bile bazı düzlemlerde kıyaslanabilecek düzeyde güzel cilalanıp düşünülerek oluşturulmuş.
Prototipi PlayStation 3’e çıkan Demon’s Souls ile atılan, daha sonra 2011’de çıkan Dark Souls serisiyle bir janr haline gelen “soulslike” kavramının, oyun sektörüne büyük bir etki bıraktığını söylemek mümkün. Hepimiz FromSoftware’in çalışkanlığı ve başarısından; Hidetaka Miyazaki‘nin hayatından ve azminden oldukça ilham aldık ve böylece oyun sektörü, temeli FromSoftware’in Souls oyunlarına ait olan birtakım kemik mekanikleri bünyesine aldı. Öyle ki oynanış açısından büyük bir evrim geçiren köklü God of War serisi bile, yeni savaş mekaniklerinde bu oyunlardan oldukça etkilendi. Bu ilham, oyun sektörünün indie kısmını da oldukça etkiledi.
Öncelikle Lies of P, kendisinden birkaç ay önce çıkmış olan soulslikelar Wo Long: Fallen Dynasty ve Star Wars Jedi: Survivor‘un aksine optimizasyon tarafında sorunsuz çıktı. Olması gerekene sevineceğimiz hale düşüren optimizasyon problemi neredeyse yeni çıkan her oyunda var olan bir problem olmaya başladı. Yeni teknolojilere alışma süreçleriyle oyun şirketlerinin bu konudaki vurdumduymazlığı birleşince özellikle yeni çıkan oyunların, son teknoloji ekran kartları fark etmeksizin bazen oynanmayacak düzeyde kötü teknik çıkış yaptıkları oluyor. İlk duyurulduğu andan itibaren ilgi çekmeyi başaran Lies of P‘nin, görsellik ve kaplama kalitesi anlamında çok güzel durduğu gibi teknik aksaklıkları muadillerinin aksine minimum düzeyde çıkması kesinlikle bir artı.
Konsept ve Hikaye
Oyunseverlerin senelerdir bilgisayara çıkmasını beklediği bir PlayStation özel oyunu var: Bloodborne. Artık PlayStation oyunları yavaş yavaş Steam’e çıkmasına rağmen, nedeni belirsiz bir şekilde Bloodborne, bilgisayara çıkış yapmak konusunda hala gecikmekte. Bu yüzden Lies of P‘nin ilk fragmanı gösterildiğinde, büyük bir çoğunluğun aklına bilgisayara çıkacak olan bir Bloodborne olacağı ön yargısı düştü. Zira Lies of P, Victoria döneminin gotik estetiğini eldritch korku ögeleriyle birleştirip arasına steampunk esintiler serpiştirdiği eşsiz bir konsepte sahipti.
Üstelik Lies of P, bu konsepti Carlo Collodi‘nin yarattığı, dünya çocuk literatürünün yapı taşlarından biri olan “Pinokyo” ile anlatıyor. Çocukluğumuzdan tanıdık yüzler gördüğümüz bir öykünün tezat bir şekilde bu denli karanlık bir konseptte farklı yorumlandığı bir versiyonunun içinde, “insanlığını” bulmaya çalışan Pinokyo’yu oynamak kesinlikle ilgi çekici bir deneyim.
Lies of P, “Puppet Frenzy” denen bir salgından dolayı kana susamış kuklaların Kratz şehrini yerle yeksan ettiği bir zamandan kısa süre sonra hayata getirilen Pinokyo isminde bir kuklayı oynadığımız bir oyun. Her ne kadar kendi hikayesini çok karanlık anlatsa da Carlo Collodi‘nin Pinokyo’suna oldukça fazla referans barındırmakta. Bu iki Pinokyo’nun ayrıldıkları en radikal çizgilerden birisi, yalan söylemek. Carlo Collodi‘nin masalsı Pinokyo’su için yalan söylemek kötü bir davranıştır ve Pinokyo yalan söylediği zaman burnu uzar. Pinokyo’nun “gerçek bir çocuk” olması için doğruları söylemesi gerekir. Lies of P‘nin kasvetli Pinokyo’su ise yalan söyledikçe insanlığını kazanmaktadır. Çünkü, yalan söylemek insanlara ait bir özelliktir ve “kuklalar yalan söyleyemez.”
Lies of P’nin Kendine Ait Kimliği
Lies of P bölüm dizaynlarıyla, kayıt noktalarıyla, zorluğuyla, aksiyonuyla, boss savaşlarıyla, hikayesini dümdüz anlatmak konusundaki kaçınganlığı ve daha niceleriyle tam anlamıyla kolektif bir soulslike. Hatta oyunun hikayesinin işleniş hızı neredeyse FromSoftware Souls‘larıyla aynı seyrediyor. Buna rağmen Lies of P, sıradan bir pastiş olmaktan kaçınarak Souls oyunlarının içerisinde kendi kimliğini oymak konusunda oldukça başarılı. Getirdiği yeniliklere bakalım;
1) Weapon Assembly: Oyundaki bütün silahların iki tane Fable Art’ı bulunmakta. Birisi silahın kendisinden, birisi de silahın kınından gelen ve kullanmak için can ve stamina dışında Fable denen özel başka bir bar harcadığınız bu saldırılar, genellikle düşmanın sendelemesine yol açacak yüksek hasarlı saldırıları vurmak için kullandığınız önemli üstünlük sağlayıcı saldırılar oluyor. Oyunda da (bosslardan aldığınız silahlar dışındaki) bütün silahların baş kısmıyla kınını istediğiniz gibi birleştirebiliyorsunuz. Taktığınız kına göre silahınızın hareketi tamamen değişiyor. Mesela sıradan bir kılıca bir hançer kını takıp o kılıcı hançer hareket şemasında kullanabiliyorsunuz ve yine Fable Art’larından yararlanabiliyorsunuz. Oyunun -menzilli bir karakter yapılmasına olanak tanınmamasına rağmen- oldukça geniş, dolu dolu bir silah çeşitliliği var.
2) Altering: Oyunun biraz daha matematik boyutuna kaçan bu sistemde, silahlarınıza daha fazla seviye arttırdığınız istatistiğe daha çok ölçek vermek amacıyla krank itemleri kullanabiliyorsunuz. S, A, B, C, D diye sıralanan bu ölçekler ne kadar yüksekse karakteriniz o istatistikten daha fazla güç alıyor.
3) Legion Arm: Sekiro‘daki prostetikler gibi, Lies of P‘de de Pinokyo’nun bir kolu yapay bir kol ve bu kola ekleyebileceğimiz modifikasyon özellikleri var. Düşmanları kendinize çekebildiğiniz kanca, alev silahı, elektrik patlaması yapan bir eklenti, yere mayın döşeyen bir eklenti, dümdüz kurşun atan bir silah vb. gibi oldukça çeşitli ve istediğiniz zaman kayıt noktalarında değiştirebileceğiniz, ölçekli bir Legion Arm repertuvarına sahip.
4) Durability/Grindstone: Oyunda silahınızı kullandığınız her saniye silahınızın dayanıklılığı azalmaya başlıyor, sağ alttaki beyaz barda takip edebileceğiniz bu dayanıklılık ibresi sona yaklaştığında silahınızı kullanamıyorsunuz. Pinokyo’nun prostetik kolundaki bir zımpara eklentisi ile savaşta ya da değil fark etmeksizin silahınızı zımparalayıp dayanıklılığını tekrar artırabiliyorsunuz. Üstelik bu kolun içine, her kayıt noktası başına bir kere (güçlendirmelerinize bağlı olarak artabilir) kullanabileceğiniz bir Grindstone koyabiliyorsunuz. Bu Grindstone‘lar silahınıza geçici bir element güçlendirmesi veriyor ya da kritik hasarınızı veya dayanıklılığınızı arttırıyor.
5) Gold Coin Tree / Cube: Oyunda, gerçek zamanlı kazandığınız bir para birimi var. Hızlandırıcı kullanıp kullanmamanıza göre 5-10 dakikada 1 tane kazandığınız Gold Coin para birimi ile oyun içerisindeki bir NPC’den Wishstone denen özel bir taş alabiliyorsunuz. Tek kullanımlık olan bu taşlar yine aynı NPC’nin size otomatik olarak verdiği Cube adlı nesnenin içine koyduğunuz bu taşlar, karakterinize veya bazı boss savaşlarında çağırabildiğiniz dost NPC karaktere çeşitli güçlendirmeler sağlayabiliyor. Bütün bu yaratıcı yeniliklerine baktığımız zaman Lies of P‘nin kendine ait bir kimliği olmadığını söylemek, bu oyuna büyük bir haksızlık olur.
Adaletsiz Bir Zorluk
Lies of P, zorluk konusunda dengeyi ayarlamakta başarısızlığa uğramış. Konsepti dışında oynanışında da Bloodborne parçacıkları olan Lies of P, oyunun savaş tarafındaki dengesizlikler sebebiyle yer yer adaletsiz bir zorluğa ulaşıyor. Çünkü oyunun savaş mekaniklerinde aynı zamanda Sekiro parçacıkları da bir arada mevcut.
Oyunda size darbe gelmeden hemen önce silahınızla savuşturma yaptığınız “Parry” mekaniği Sekiro kadar elzem bir faktör ama Parry yapabileceğiniz aralık Sekiro‘nun aralığından çok daha cimri, daha az ödüllendirici ve çok zahmetli. Risk-kazanç oranı çok riskli düzeyde. Bu yüzden ana kaçınma yönteminiz olarak klasik Dodge Roll hareketlerine sığınmanız beklendiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü genel olarak düşmanlar kombolarının ortasında bile kaçınma hareketleriyle yaptığınız mesafeyi kolayca kapatabilecek şekilde dizayn edilmiş yapay zekalara sahipler. Üstelik genel olarak düşmanlar çok uzun gecikmeli saldırılara sahip. Bölümler, oyuncuyu o bölümdeki boss savaşı için yeteri kadar sıkı hazırlamıyor. Bu yüzden bosslara gelindiğinde oyuncu çok radikal bir zorluk değişimi ile karşı karşıya kalıyor.
Lies of P, kendisini öğretmek için belki de souls oyunlarından da fazla vakit ve sabır istiyor. Her şeye rağmen, özellikle boss savaşlarının ihtişamlı dizaynları ve epikliğiyle beraber Lies of P, sabırsız bir oyuncuyu bile cazibesiyle büyüleyip kendini öğrenmeye çekme konusunda başarılı bir iş çıkarabilir.
Sonuç Olarak
Lies of P, daha önce hiç deneyimlenmemiş bir maceranın kapılarını açmıyor. Yeni bir şey icat etmiyor. Fakat var olan formüle yeni fikirler ekleyip inovasyona uğratmak konusunda oldukça başarılı bir iş çıkarıyor. Pürüzleri olsa da bu ufak tefek kusurlar, Lies of P‘nin yapmaya çalıştığı şeylerdeki başarısının önünde daha ağır basmıyor.
Çıkış yaptığı ilk günden Gamepass sistemine gelen Lies of P‘yi, şu anda da PC üzerinden Gamepass aracılığıyla deneyimleyebilirsiniz.
Oyun takvimimize ulaşmak için buraya tıklayınız.
Discord sunucumuza ulaşmak için buraya tıklayınız.
Yanlış Hesap Bağdat’tan Döndü: Assassins’s Creed: Mirage Oyun İncelemesi
Comments