0

Catherine Corsini‘nin yeni filmi Homecoming üç kadının bambaşka öykülerini anlatıyor bize. Bir telefon konuşması ile karşılıyor seyirciyi ve bu konuşmadan sonra hiçbir şeyin aynı olmadığını, tüm ailenin hayatının nasıl değiştiğini filmin son dakikalarında çok daha net bir şekilde anlıyoruz.

Film 15 yıl sonra Khédidja’nın bir zamanlar aşık olduğu adamla evlendiği, iki kızını dünyaya getirdiği ve artık yaşamadığı Korsika’ya yaz dönemi için çocuk bakıcısı olarak kızlarıyla dönmesiyle ile başlıyor.

Kızlar doğdukları yer ve babaları hakkında bildiklerinden daha fazlasını öğrenmeye çalışırken, Khédidja bu yüzleşmeye hazır değildir. Kızlar, Korsika’da doğmuşlar ama babalarının orada öldüğü bilgisi dışında oraya dair hiçbir anıları yok. Korsika’dan uzakta kendine ve kızlara başka bir gerçeklik yaratmıştır; ve bu hikayeden memnundur ta ki bu aile gizemi 15 ve 18 yaşındaki Farah ve Jessica tarafından incelenmeye başlayana kadar.

Jessica 18 yaşında akademik olarak başarılı, ailenin daha çok takdir edilen çocuğu; onun aksine daha çok şiddete, çatışmaya eğilimi olan 15 yaşındaki Farah. Film aslında bu iki kızın ergenliklerinde yaşadıkları kimlik bunalımını ve kendilerini bulma serüvenini film boyunca çok iyi işlenmiş. Kendini bulma, neyi savunduğunu hatırlama, sosyal duruşun gelişmesi ve cinsel kimliğin keşfi gibi birçok gelişim basamağı kimlik arayışı Farah ve Jessica üzerinden işleniyor.

“Eve dönüş, değişen kimliklerin ve aile gizemlerinin ortaya çıkarılmasının sessiz ve dirençli bir hikayesi.”

Homecoming Arakat Mag FilmekimiAile Gizeminin Gün Yüzüne Çıkışı

Aile gizemi, Corsini‘nin gençler için duygusal ve cinsel keşifler yaratmak istediği hikayeyle birlikte gelişiyor. Jessica, sosyal düzey olarak daha refah içinde büyümüş olan Gaia’ya (Lomane de Dietrich) aşık olur. Çok az endişesi olan zengin bir kız olan Gaia, hem sevgi dolu hem de patronluk taslayan biridir. Bir kız ile arkadaş olduğu genç bir kadın arasında filizlenen tuhaf aşk, yönetmenin filmlerinden biri için oldukça tipik bir durum ve ondan beklediğimiz kadar şefkatle yürütülüyor. Bu arada Farah, futbol topuyla oynayan bir grup çocuğa karşı ırkçı davranışlarından dolayı ona seslendiğinde ilk kez sahilde tanıştığı bir çocukla (Harold Orsini) düşmanca bir flört etmeye başlar.

İki kardeşin dünyayla olan ilişkileri romantik ilişkilenme şekillerinden de oldukça açık ediyor kendini. Birisi daha sakin, duygusal bir yakınlık kurmaya yatkınken, diğeri tam tersi düşmanca bir nefretle yaklaşıyor. Film bütünüyle, birkaç yıl sonra Korsika’daki köklerine dönen bir kadının yaşadığı zorluklara ve sıkıntılara odaklanan büyüleyici bir karakter çalışması.

Son derece zorlu bazı konuları incelerken kullandığı ayrıntılar bu filmde mükemmel bir şekilde özetlenmiş. Bu filmin çoğunun etrafında döndüğü tema eve dönüş; karakterlerin tamamen yabancı yerlere taşınmasına odaklanan bir filmden farklı olarak, bu film, ayrılmaz bir şekilde bağlı olduğunuz bir yere geri dönerek hayatınızı kökünden sökme deneyimini inceliyor.

Film, geçmişinizden bir yere dönmenin ne anlama geldiğinin hassas ve derinden etkileyici bir tasvirini sunuyor. Khedidja için bu, hatırladığı yere, eve gitmeyi ve daha önce saklamak istediği, susmak hakkında konuşmak istemediği geçmişin sırlarını ortaya çıkarmayı temsil ediyor. Homecoming, kişinin anavatanına dönmesinin psikolojik ve sosyal etkilerini inceliyor ve bunun bazıları için her zaman yumuşak geçiş olmadığını, çünkü çoğu kişinin yeni bir yaşam tarzına alışmanın getirdiği zorlukları, özellikle de dünyanın hayaletlerini gözden kaçırma eğiliminde olduğunu inceliyor.

Homecoming Arakat Mag FilmekimiGeçmişle Yüzleşme

Corsini, zar zor tanıdığınız bir yere eve dönüş temasının hem samimi hem de genel yönlerine odaklanan çarpıcı bir sosyal dramayı ustaca ekrana taşımış. Bazı noktalarda çok hassas ve son derece dokunaklı olmayı başarıyor ama aynı zamanda bu temalardan bazılarını geliştirme fırsatı ortaya çıktığında da geri adım atmamış. Süreçte ortaya çıkan ve artan kişiler arası gerilimi artırabilecek bazı sorunlara da oldukça yer vermiş.

Corsini, bu karakterlerin işleyişinin ayrılmaz bir parçası olan temaları çağrıştırıyor, oynadıkları sosyal rolleri ve uyum sağlamanın ne kadar zor olabileceğini inceliyor; çünkü toplumun en ilerici kesimlerinin bile içinde gömülü belirli gelenekler var ve bu fikirler karakterlere yansıyor. Sömürgecilik, ırkçılık, güç dinamikleri ve ilk aşk temalarını (her zaman açık bir şekilde olmasa da) işleyerek, Homecoming Korsika’da olup bitenleri detaylandıran, belki de içinde kalması gereken bir drama.

Kendi başlarına üç boyutlu, iyi yapılandırılmış bireyler, her biri ayrı hikayeler bir arada bambaşka bir hikayeyi oluşturuyorlar. Gestalt terapi prensiplerinde karşımıza çıktığı gibi parçaların toplamı bütünden daha fazla olarak çıkıyor karşımıza.

Homecoming kişinin kadınlığını ve kimliğini keşfetmesiyle ilgili olduğu kadar eve dönmenin fiziksel eylemiyle de ilgilidir. Her ikisi de bu karakterlerin çevrelerinde gezindiğini ve geçmişle şimdiki zamanı uzlaştırdığını gözlemlediğimizde birlikte ortaya çıkıyor; bu da hayat ve onun beklenmedik zorlukları hakkında etkili ve anlamlı bir drama yaratıyor.

Esra Nur Çalışkan’ın diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Bizi TwitterInstagramDiscord ve Letterbox aracılığıyla takip edebilirsiniz.

Spinoza’dan Schopenhauer’a: The Nature of Love

Kirli Sırlar Diyarında: Lost in the Night

 

7

Spinoza’dan Schopenhauer’a: The Nature of Love

Previous article

Madalyonun İki Yüzü: The Zone of Interest

Next article

Yorumlar

Yorumlar kapatıldı.

You may also like