2

Berlinale 2024 Ana Yarışması’nın en iyisi La Cocina, 17-28 Nisan tarihleri arasında İstanbul Film Festivali’nde Türkiye prömiyerini yapacak.

Flux Gourmet’ye Kardeş Geliyor

2022’de Peter Strickland, Flux Gourmet‘de manyetik bir yemek filmi başyapıtına imza atmıştı. Orada “sonic gathering” (ses dalgalarının buluşması) üzerine kurulu GreenawayLanthimosFerreri kırması bir yapı vardı. Postmodern ve interaktif  Büyük Tıkınma‘nın (La Grande Bouffe, 1973) bu kuşak için temsili, detaycı ve leziz bir karışıma dönüşüyordu.

2024’te ise Alonso Ruizpalacios onla rekabete giren bir yapıtla çıkageliyor. Kenar mahalle kültüründen adını alarak aslında ikonikliğini artıracak “büyülü bir çağrışım” izliyoruz burada. Bu duruma destek veren ise aslında arsız bir mutfak tüketim makinesi. Her türlü huzursuzluğu çıkarabilen ve bunun da adını savaş bölgesi kadar karamsar hale getiren özel bir model arayışı bu.

Android kuşağı Ratatuy (Ratatouille, 2004) gibi kalıcı olmayan gündüz düşlerine alışmışken burada adeta Modern Zamanlar‘a (Modern Times, 1936) melankolik bir postmodern cevapla karşılaşıyoruz. Aslında filmin tamamını bir makinenin gözünden olarak planlandığı çok bariz. Bu durum fazlasıyla sert bir şekilde işliyor.

Bu hamle hem gizemli hem de huzursuz bir şekilde sona kadar devam ediyor. Arada Rooney Mara tek bir ilişki arasına ışınlanınca ise siyah-beyaz-renkli kırması Siyam Balığı (Rumble Fish, 1983) düşüncesine açılma getiriliyor. Tony Richardson kalp atışlarını tersinden yerleştirerek bunu başarıyor.

Tony Richardson ve Vincente Minnelli Büyüsü Taşıyor

1961’de James Hill’in uyarladığı, vefat etmiş tiyatrocu Arnold Wesker’in The Kitchen oyununun girdiği gibi, La Cocina‘nın da yeni jenerasyona adapte olma hali dahiyane. Adeta o dönemin Britanya Yeni Dalgası ve Amerikan bağımsız sineması gerçekçiliğinin en saf halinin yarattığı huzursuzluğu bize kaydırıp bir manyetik ayrımla ayrıştırıldığı bir yapı planlanıyor.

Bu da aslında Rumble Fish, Çinli Bir Bahisçinin Ölümü, Modern Zamanlar müzikal kırması düşüncesi yaratan bir yapının sözünü veriyor. Minnelli’nin ilk uzunu Cabin in the Sky‘da (1943) bir illüzyon olarak planladığı fantastik müzikal kültü yaklaşımına benzer bir eser izliyoruz. Adeta onun dokunuşuyla ayarını bulup çok nazik ve karizmatik hale geliyor.

Bu sayede de ilk kez çalıştığı Juan Pablo Ramirez’in siyah beyaz görüntüleri de değer kazanıyor. Zeki ismiyle “kitchen sink” (bulaşık teknesi) geleneğini ters yüz eden La Cocina bu damardan giderken de aslında her şeyi bir makineye çevirme arzusuyla bir “hayal mi, gerçek mi?” sorusu ışığında aslında 100 yıl önce yazılmış oyuna da ütopik bir yapboz anlamı kazandırma arzusu da var.

Özellikle Hallström’ün Çikolata‘sı (Chocolat, 2000) ve Burton’ın Charlie’nin Çikolata Fabrikası (Charlie and The Chocolate Factory, 2005) yeni milenyum sonrası Amerika’da iki kalıcı eser olmuşlardı. Bunların çikolatanın bir tüketim toplumu ve kapitalizm eleştirisine çevrilmesi, hayallerle gerçeküstücü bir evreni illüzyon haline getirerek devreye girmişti. Model arayışından ziyade fabrikaları şekillendirme durumu vardı.

La Cocina Film İncelemesi Arakat Mag Kerem Akça

Güeros’la Beraber En Kalıcı Filmi

Bu sayede La Cocina‘da tekinsizliğin ve arsızlığın bir müzik buluşması aradığı CassavetesRichardsonCoppola-Minnelli arası bir evrim planı yapıldığı muhakkak. Yıkıp dökme işlemi böylesi bir planla ortaya konuyor.

Ruizpalacios’un alaycı ve arsız dünyasında Müze (Museo, 2018) ve A Cop Movie (2021) gibi orta halli alt tür filmlerine imza atarken büyünün kalıcı olmasını sağlayamadığı muhakkak. Bu durum karşısında biz Güeros‘tan (2014) sonra burada da bir yapıbozucu inşa sürecinin zekasına hayran kalıyoruz.

Adeta melankolik bir tüketim toplumu makinesi yaratırken onun dehlizlerini de bize dengeli bir şekilde hissettirirken hayran bırakan bir organizma inşası var. İşçi sınıfı için bu kadar iddialı bir yemek filmi daha önce yapılmamış olabilir. O eksiği doldurmakta çok başarılı bir yapım La Cocina.

Yeni milenyumda düzgünlükle tatmin eden The Platform (2019), Sausage Party (2016), Lunchbox (2013), Woman on Top (2000), Mostly Martha (2000), The Kitchen, No Reservations, zekasını öteye taşıyor. Julie ve Julia, The Menu, Köfte Yağmuru, Eat Pray Love, Waiting gibi eziyetleri ikiye katlıyor!

La Cocina Film İncelemesi Arakat Mag Kerem Akça

Devrimci Mutfak Makinesi Kendi Ütopyasında İmha Oluyor

Alonso’nun icat ettiği bu adeta Modern Zamanlar‘ın CassavetesCoppolaRichardson kırması temsilcisi müthiş bir keşif La Cocina. Yeni Meksika Sineması’nın da özel filmleri arasına yerleşiyor. Başka bir kenar mahalle ütopyasına taşıdığı fotokopi makinesiyle tüketim toplumunu zekice eleştiriyor . Flux Gourmet‘deki kapitalizmi alaya alma halini, ”gerilla usulü bir bakış açısından mı?” sorusuyla yeniden şekillendiriyor.

Adeta araya bir Minelli ya da Lady in the Lake (1946) misali bir öznel kamera sokuyor. La Cocina karakterin gözünden olup olmadığını keşfe çıkarken Thomas Aşık (Thomas est Amoureux, 2000) ile de rekabete gidiyor.

La Cocina ise kendi işlevini bilirken “büyülü” halleriyle Yalancı Billy‘ye (Billy Liar, 1963) zıplamaktan keyif alıyor. Bilinçaltı yolculuğu onun kadar gerilim yüklü ama asla eğlenceli olmuyor. Bir model arayışına dönen devrimci mutfak tüketim makinesi kendi kalp piliyle yaşayıp, mücadele edip, ütopyasında imha oluyor! Huzursuz halleriyle adeta seyircisine bir ameliyat masası hissi verebiliyor. Spellbound ile Lady in The Lake eylemleri alkışlanası.

La Cocina; Ruizpalacios, Strickland kadar olgun ve ustalıklı bir başyapıta imza atıyor mu, tartışılır ama işçi sınıfı için bir teknolojik makineyi yaratıp arsız dehlizlerinde New York’a göndermek konusunda harikalar yaratıyor.

Kerem Akça‘nın diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Daha fazlası için bizi TwitterInstagramDiscord ve Letterboxd aracılığıyla takip edebilirsiniz.

Fallout 1. Sezon: Savaş Asla Değişmez

Monkey Man: Alev Almış Bir Yürek

7.9

Kerem Akça

Knox Goes Away: Prensipli Bir Tetikçi

Previous article

Shogun 9. Bölüm İnceleme

Next article

2 Yorumlar

  1. […] La Cocina: Huzursuz Mutfak Tüketim Makinesi […]

  2. […] La Cocina  FRAGMAN […]

Yorumlar kapatıldı.

You may also like