Hem anime seviyor hem de bilgisayar oyunlarından zevk alıyorsanız, hele hele MMORPG oynamayı seviyorsanız, Sword Art Online kesinlikle izlemeniz gereken bir anime. Eleştirmenlere göre yayınlandığı sene olan 2013’ün en iyi animelerinden biri olan SAO, ödül dahi almıştır. Sword Art Online’ın çıkış hikayesi diğer animeler gibi çizgi roman ile değil kısa bir hikayeyledir. Denilene göre 2012’nin en çok satan 8 hikayesinden biri olan SAO, 2013’te animeye dönüştürülür. Animeye çevrilmesi de bence isabet olmuş. Hikayede; insanoğlunun sanal dünya ile olan ilişkisi ve bunun psikolojisi ciddi bir şekilde irdelenmektedir. Kurgulanan hikaye, gerçekleşse, yaşanacaklar birebir animede anlatıldığı gibi olacaktır. Belki daha bile kötüsü.
En başta bilmeyenler için anlatayım. RPG: Role Playing Game demektir. Başına MMO geldiğinde de oyunun online olduğu anlamına gelir. Yani başkalarıyla beraber hareket edebildiğiniz, onlarla karşılıklı oynayabildiğiniz internet gerektiren bir oyun. Günümüzde MMORPG oyunları deliler gibi oynanmaktadır. Örnek vermek gerekirse World of Warcraft, bir zamanların en çok satan oyunudur. Birçok insanın hayatı -tabii ki kendi suçları- bu oyuna fazla bağlanmaktan ötürü mahvolmuştur. Ülkemizde de Knight adlı oyun, zamanında en çok oynanan MMORPG oyunuydu. Tabii WoW ve Knight dışında günümüzde artık bir sürü MMORPG oyunu çılgınlar gibi oynanıyor.
Şimdi kısaca animenin kosundan bahsedelim… Sword Art Online, 6 kasım 2022’de çevrimiçi sürümünü aktif eder ve oyuncularını oynamaya davet eder. Fakat SAO, bilgisayardan değil, kafaya takılan Nerve Gear adlı bir cihaz ile oynanmaktadır. Animeden anlıyoruz ki Nerve Gear artık yaygınlaşmaya başlamış bir alettir ve birçok oyun bu kask sayesinde oynanmaktadır. Günümüzde git gide yaygınlaşan 3 boyut gözlüklerinin beyin ile etkileşime geçen bir versiyonudur bu. Açılış ile beraber binlerce oyuncu SAO evrenine Nerve Gear ile bağlanır ve oyunun kurucusu olan Akihiko Kayaba’nın yapacağı duyuru için meydanda buluşur. Herkes oyunun nasıl oynanacağı hakkında bir duyuru beklerken Kayaba, çıkış tuşunu sistemden kaldırdığını, oyunda yer alan herkesin onun planı doğrultusunda oyunda hapis kaldığını söyler. Binlerce oyuncu, resmen bir oyunun içerisinde mahsur kalır. Oyundan tek çıkış da, 100. kata ulaşıp son yaratığı öldürmektir. Yaşanan durumun en korkunç yanı ise: Oyunda ölen, gerçek hayatta da ölür. Gerçek hayatta birisi kafalarından Nerve Gear’ı çıkarırsa, yine ölürler.
Binlerce gencecik çocuk, bir anda SAO evreninde mahsur kalır. Böylece sanal evrende yepyeni bir hayat başlar. Bu durum sadece oyunun içinde değil gerçek dünyada da büyük bir yankı uyandırır. Binlerce insanın Nerve Gear tarafından ölmesi azımsanacak bir durum değildir. Dışarıdaki dünya da yaşananların farkındadır ve Kayaba’nın yakalanması için bir operasyon başlatılmıştır.
Bizim için hikaye daha ilk saniyede tanıştığımız Kirito’nun etrafında geçer. Artık onun 100. kata ulaşma hikayesini ve çevresindekilerle iletişimini izlemeye başlarız. Animenin tüm anlatısı da Kayaba sonrası başlıyor: Gerçek dünyada pasif, zayıf, belki de küçük yaşta olan binlerce insan SAO evreninin içerisinde efendiye, kötü karaktere, aranan katile ya da para askere dönüşür. Sanal’ın verdiği güç ile gerçek hayatta yapamadıklarını yaparlar. Aslında bütün oyuncular birleşse, oyunu bitirmeleri kolaydır. Tek elden hareket ederlerse oyundan çıkmaları çok uzun sürmez. Fakat hepsi, gerçek dünyadaki gibi gruplara ayrılır; kimileri evrenden çıkmayı isterken kimileri ise evrenden hiç ayrılmak istemez. Çünkü evren, onlara hiçbir zaman olamayacakları kişiyi olma fırsatı tanımıştır.
Sanal gerçeklik ve insan üzerine muhteşem bir irdeleme olan anime, çok fazla soru soruyor. İnsanların SAO evrenin yaşamaya çalışması, ilişkileri, sevgileri şuanda var olan sanal gerçeklik içinde kaybolmanın tezahürü gibidir. Bilgisayar başında, gerçek hayatta hiç olamadığı kadar kahraman olmayı başaran insanlar, oyunlara kendilerini çok fazla kaptırır. Sanaldaki dostluklar, kahramanlıklar, evrenin verdiği özgürlük büyüleyicidir. İzlediğimiz filmler gibi. Bu büyü, SAO evreninde harika anlatılmaktadır. Yer yer eğlenceli bir anime olan SAO bazen çok acımasız olabiliyor. Ucunda hayatta kalma mücadelesi olan bir yarışmanın içerisinde olan binlerce karakter, hayatta kalabilmek adına bazen çok kötü şeyler yapabiliyorlar.
En başta da dediğim gibi. MMORPG oynamayı seven biriyseniz hiç düşünmeden Sword Art Online’ı izleyebilirsiniz. Dipnot olarak da ekleyeyim: SAO’un farklı sezonları ve aynı zamanda birçok filmi mevcut.
Yorumlar