Good Thanks, You? ile gözleri üzerine çeken Molly Manning Walker’ın ilk uzun metraj filmi How to Have Sex bizi sınavların bittiği yaz mevsiminde krizlerle dolu bir tatile sürüklüyor. Cannes’da Un Certain Regard ödülüne layık görülmüş How to Have Sex’i sizler için mercek altına aldık!
Evet, Z Kuşağı Olarak Bir Takım Problemlerimiz Mevcuttur
Sizi bilmiyorum ama ben Z kuşağı etiketinin tatsız bir hale evrildiğini düşünen kesimdenim. Her ne kadar bu etiketten rahatsız olsam da Molly Manning Walker mübalağa kullanmadan uluslararası düzlemde bu konuyu gayet yerinde gösterdiğini söylemek abes kaçmayacaktır.
Bu kuşağın içinden biri olarak kızlarımız birbirlerini çok güzel dengeleyen tipler olmuş diyebilirim. Bu dengeyi sex takıntısı düzleminde anlatmak ise bilhassa çok yerinde olmuş. Ana karakterimiz ise yani Tara’mız aynı bir anime karakteri gibi çığırtkan ve sevgi dolu olmasıyla bittabi bu hikayeyi onun gözünden izlememizi ve bu dengedeki en önemli rolü kapmasını kaçınılmaz yapmış. Arkadaş çevresine baktığımızda ise hafifmeşrep hareketleriyle Skye’ın kıskançlığı onu içimizdeki irlandalı olmaktan alıkoyamıyor.
Sahil Boş Hava Güzel
Alkolizm ve eğlencenin had safada olduğu bu anlatıda, bilinçsizlik dolayısıyla yanlış arkadaş seçiminin bizi en mutlu olacağımız anlarda nasıl bir keşmekeşe ittiğini kör gözümüze parmak sokarak anlatıyor. Olmayı çok istediğimiz bir yerde tanıştığımız ya da tanışacağımız kişilerin hayatımızda ne gibi büyük felaketlere yol açacağını tahmin edemiyoruz. Yeni tanıştığımız ve bize travma yaşatan Climax sahnesinin parça parça gösterilmesi anlatının bizi germe noktasında bir epiphany yaşatıyor. How to Have Sex‘de bu durum içinden çıkılmaz ve adeta bir fransız filmi gibi bizi acı çektirene kadar devam ediyor ve eninde sonunda bu kargaşanın tek bir sebebi var: İletişimsizlik.
Uzun uzadıya yüz çekimleriyle bizi anlaşılmaya ve hissetmeye çağıran How to Have Sex ‘de maalesef ki medyum olunmadığı sürece birbirimizi anlayamacağımızı çok güzel bir şekilde anlatmış.
Tara karakterimiz filmin başından beri belli iletişim sıkıntıları çekerken yaşadığı travmatik an onu belirsizliğe ve isteklerinin ne olduğuna itiyor. En yakın arkadaşlarından bile kendi içinde yaşadığı yangınları saklayan Tara, onu hiç tanımayan insanların yanında huzuru arıyor. Yakın arkadaşlarına olayı anlattığında ise iletişim eksikliğinden dolayı olayı bambaşka bir şekilde anlıyorlar. Tara, her ne kadar tatilde bulundukları sürece anlaşılmak istese bile en sonunda havaalanında yaşadığı katarsisle bu amacına ulaşabiliyor.
Parti Sonrası, Sonrası
Bulunduğumuz dönemde kadın bakış açısını, içinde bulundurduğu gel gitlerle bize çok güçlü bir şekilde yansıtmasına karşın verdiği atmosferin aşırı sentetik olması gözardı edilemeyecek bir gerçek. İlk 15 dakika bu yapaylığı o kadar fazla görüyoruz ki filmin ilerleyen safhalarında oyuncuların içimizden biri gibi konuşmasını bile irdelemeye başlıyoruz. Bunun gibi etmenlerin dışında çekimlerde Euphoria havasını görmek sadece bir hayal olarak kaldı.
Velhasılıkelam verdiği ambiyansla bizi üzen How to Have Sex değindiği konuyla içimizdeki bir yere dokunan bir yapım olmuş. Sezar’ın hakkı sezara!
Daha fazlası için bizi Twitter, Instagram, Discord ve Letterboxd aracılığıyla takip edebilirsiniz.
Yorumlar