Napoleon: Teknik Açıdan Kusursuz Bir Karmaşa

Ridley Scott. Benim için dünyada bu ismin çağrıştırdığı anlam bakımından ikinci bir yönetmen yok desem, yalan söylemiş olmam. Küçük yaştan Alien (1979) ve Blade Runner (1982) ile beni bilimkurguya aşık etmiş, ufkumu genişleten bu yönetmen sayesinde sinemaya merak saldım. Hayatımın her noktasında -her zaman beğenmesem bile- üzerine düşündüğüm bir Ridley Scott filmi olmuştur. İşte hayatımın bu döneminde de o film Napoleon. Vive L’Empereur! Vive L’Empereur! İki Ucu Keskin Kılıç Anlatılacak çok şey var ve nereden girmem gerektiğinden emin değilim. Ridley Scott istediğinde (ya da yapabildiğinde) türünün en iyi örneklerine imza atabiliyor, istemediğinde sizi filmin bitmesi için yalvartacak noktaya getiriyor. İnsanın en sevdiği … Napoleon: Teknik Açıdan Kusursuz Bir Karmaşa okumayı sürdür