0

2019 yılında çıkış yapan aynı isimdeki bir kısa filmden uyarlanan Star Wars filmlerinden tanıdığımız Daisy Ridley‘in başrolünü üstlendiği Sometimes I Think About Dying Filmekimi seçkisi kapsamında ilk gösterimini gerçekleştirdi.

Rutin bir hayat yaşayan Fran, hayatında büyük değişikliklere kapalı, içe dönük, insanlarla sosyalleşme konusunda çabası olmayan birisidir. Bizler dışardan izleyen bir göz olarak bunun sağlıklı olmadığının farkında olsak da, Fran için bu tam da olması gerektiği gibidir. Karakterin geçmişine dair bildiğimiz tek şey, hiç görmesek de var olduğunu bildiğimiz ailesi ve şehirde “sessiz taraf” diye adlandırılan yerde yaşaması.

Sometimes I Think About Dying

Rutini Bozmak

Belli bir kısma kadar zorunda kalmadıkça kimseyle iletişime girmeyen Fran, Dave Merheje‘nin canlandırdığı Robert karakterinin hikayeye girişiyle birlikte rutinini bozmaya başlıyor. Fran, kişilik olarak insanların söylediklerini fazla umursayan birisi değildir. Fakat Robert’ın bir sahnede “rahatsız edici sessizlikleri severim” cümlesi, kişiliği hakkında özet olan Fran’ın dikkatini çekiyor. Nihayet kabuklarını kırarak dış dünyaya ilk adımlarını atmaya karar vermesinin ardından gelişen süreçte insanlara olan bakış açısının gelişimini görüyoruz.

Güvenli Alan

Sometimes I Think About Dying, yavaş temposu ve yarattığı depresif havasıyla birlikte izlemesi pek de kolay bir film değil. Eğer bu tarz yapımlara alışık değilseniz, filmi izlerken sıkılmanız muhtemel. Kullanılan renk tonları ve yavaş kamera hareketleriyle birlikte sizi hızlı bir şekilde içine çekmesinin yanı sıra, insanların Fran’in yokmuş gibi davranıp konuşmasıyla birlikte, bir izleyiciden fazlası olamayan Fran ile bağ kurmamız fazla uzun sürmüyor.

İnsanların düşündüklerinin aksine, Fran hiçbir zaman yalnızlıktan şikayet etmiyor, iletişim kuramamaktan yakınmıyor. Motivasyonu kendi iç dünyasında kurduğu hayaller. Örnek vermek gerekirse, filmin içinde karakterin uzandığını gördüğümüz bir sahnede kurduğu düşleri izlerken aldığı keyif ve rahatlama hissi, bize Fran’ın iç dünyasını daha iyi anlama fırsatı veriyor.

Detaylar

Filmin yönetmeni Rachel Lambert‘a hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Yavaş tempolu bir film yaparken en önemli faktörlerden biri izleyiciyi hikayeden koparmamaktır. Repliklerin yerini yüz ifadelerine bıraktığı filmde kullandığı tonlar, mekanlar ve kamera hareketleri izleyeni zorlamıyor; aksine filme karşı olan merakını arttırıyor.

Filmin yıldızı Daisy Ridley ise kariyerinin en iyi performanslarından birine imza atıyor, belki de en iyisine. Filmin başından itibaren ekranda gördüğümüz karakterimizle bütünleşen oyuncu, ‘Fran’in diğer insanlara karşı olan soğukluğunu, kendi iç dünyasında yaşadıklarını aktarırken, performansı sayesinde Fran karakterini izleyici için gerçek bir kişi haline getiriyor.

Filmekimi’nde izleyebileceğiniz Sometimes I Think About Dying, farklı havasıyla birlikte kaçırmamanız gereken yapımlardan.

Ali Can Bartu Sakarya‘nın tüm yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Bizi Twitter, Instagram, Discord ve Letterbox aracılığıyla takip edebilirsiniz.

Kötülük Sükunete Ulaşamaz: Evil Does Not Exist

Şehrin Hafızası ve Huzur Üzerine: Perfect Days

6.5

Ali Can Bartu Sakarya

Kötülük Sükunete Ulaşamaz: Evil Does Not Exist

Previous article

Trajikomik Bir Örgütlenme: A Difficult Year

Next article

You may also like

Comments

Leave a reply