Geçen haftaki yazımda bu diziyi uzun süredir beklediğimi ve birkaç aydır da hazırlandığımı söylemiştim. Verdiğim emeğin kullanılamayacağı bir dizi yapmalarını geçtim, evrenin kendisine de yapılan saygısızlıktan ötürü ufak bir sinir patlaması yaşadım son yazımda. Fakat tüm sinirimi döktüm. Dediğim gibi, bu dizi uzun uzun yazılmayı hakeden bir dizi değil. Kariyerlerini bitirmek uğruna bir efsaneyi rezil etmek için uğraşan art niyetli 2 adamın projesi bu. Bundan birkaç sene sonra projede yer alan herkes pişman olduğunu itiraf edecek. Daha önce gördük bunları. O yüzden olabildiğince kısa tutup gördüğüm ve eşleştirebileceğim şeyleri eşleştirip yazıyı kapatacağım.
İlk 2 Bölüm Analizi
Üçüncü Bölüm Analizi
Mülteci Sorunu
Numenor’da Elflere karşı bir garez olduğunu biliyoruz. Bu garezin Elros’a kadar dayandığını da söylediler. Tar-Palantir yani Miriel’in babası Elfler ile ilişkileri düzeltmek istese de bu engellenmiş. Miriel’i de vakti zamanında yaşamış Numenor’un ilk yönetici kraliçesi Tar-Ancalime’ye çevirmişler. Tar-Ancalime de halkı için Elflerle kurulan yakın ilişkileri azaltıp Gil-Galad’a yardımları kesmişti. Tam olarak da bu sebeple de Miriel, Galadriel’in ısrarcı tavrına rağmen onu dinlemek istemiyor. Gerçi Miriel’in yerinde kim olsa Galadriel’i ciddiye almazdı. Galadriel’in ergen tripleri hala devam ediyor. Ama bir umudum yok değil.
Galadriel, Miriel’e ters gidince, Miriel onu hapse attırdı. Onu gören Halbrand’in “İlk seferin mi?” dercesine dalga geçmesi güldürdü. Görünüşe göre bin küsür yıllık Galadriel’in ne yapması gerektiğini hepi topu 40 yaşındaki sıradan bir insan söyleyecek. Olsun. Halbrand’ın “babe biraz chill out ya” demesi üzerine Galadriel’de bir ton değişikliği oldu. Miriel ile ikinci görüşmesinde bu ton değişikliğine şahit olduk. Evet, aradaki 4 askeri tek elle paket etmesini ve kuleye tırmanmasını falan saymazsak, sorun yok.
Miriel, Galadriel’e Palantir’i gösterdi ve diğerlerinin kayıp olduğunu söyledi. Bunu ileride Elendil ile bağlayabilirler. Galadriel, Palantir’e dokununca Miriel’in bölüm başında gördüğü hayali gördü. Hepimiz biliyoruz ki hikayenin sonunda Numenor sular altına gömülecek. Miriel, aslında suçsuz olmasına rağmen Meneltarma’nın tepelerine doğru kaçarken sular altında kalacak. Galadriel’in ton değişikliği işte burada ortaya çıkıyor. Belki artık sakin kalması gerektiğini bu bölümden sonra anlamıştır. Hapishaneden kaçmasını hala göz ardı ediyorum, evet. Bu bölümün lore ve gelecek adına bana göre tek güzel yanı arkada Narsil’i ya da ona benzeyen bir kılıcı görmüş olma ihtimalimiz.
Galadriel, her şeye rağmen Miriel’i ikna edemedi. Zaten sokaklar karışık. Elfler gelecek bizi işimizden edecek temalı 2022 mülteci soslu sahneler sokaklarda yaşanırken Miriel’in bir Elfe yardım etmesi mümkün değil. Lakin onun da fikrini değiştiren Nimloth’un dökülen yaprakları oldu. Miriel, Valar’a sıkı sıkıya inançlı biri. Elfi kovup Numenor’un geleceğini kurtarmak isterken farkediyor ki aslında o gidince kehanet alametleri başladı. Bu sebeple de bölüm sonunda bir anda Galadriel hop bakın buradayım diyerek tekrar ortaya çıktı. Görünüşe göre Numenorlulor ile beraber orta dünyaya gidecek. Bu mülteci soslu bölüm aslında Pharazon’a yaradı. Çıktı Trump başkan gibi Numenor’un çevresine duvar öreceğiz, kimse gelemeyecek diyerek gönülleri kazandı. Lakin 10 dakika sonra onun için bağıran herkes orta dünyaya gitmek için kuyruk oldu. Numenorlular da biraz çabuk gaza geliyor galiba. Pharazon’un doğaçlama gelişen halka seslenmesinin hemen ardından ortaya çıkan kokteyl kızları ise güldürdü. Hazırda bekliyorlarmış meğer. Bu bile diziyi ciddiye almamak için güzel bir sebep.
Baba ve Çocukları
Adar ile sonunda karşılaştık. Fakat Adar’ın kim olacağı şuan meteor adam kadar ikircikli. Adar’ın kastettiği nehrin hangisi olduğuna göre sohbetimiz değişir. Eğer Elflerin doğduğu gölün çevresindeki nehirlerde bahsediyorsa, Adar Galadriel’den bile eski bir Elf. Büyük ihtimal Valinor’a gitmeyen bir Avari. O sebeple de kızgın olabilir. Baba denmesini ve kızgınlığını birleştirince kötü tarafın “orc” mimarı olabilir gibi geliyor bana. Ki böyle olsa bence süper olurdu. Lakin bahsettiği Sirion nehri ise ki bu da mantıklı, çünkü Galadriel’in kardeşi Finrod, Sirion nehri üzerindeki Minas Tirith’de öldürüldü. Her halükarda babacan ve affedici biri olduğu aşikar. Arondir’i haber salması için serbest bıraktı. Bu kısım gayet mantıklı. Evrende bu sebeple serbest bırakılan isimler var. Lakin bu kişilerin hiçbirini orclar kovalamadı. Arondir’i haber götürmesi saldı ama cümle alem de peşinde düştü. Oldu mu bu şimdi?
Arondir tabii klas bir elf. Havada ok falan yakalıyor. Theo ile slow-motion kaçtıkları sahnelere girmiyorum, girersek çıkamayız. Arondir en sonunda Bronwyn ve halkına varıp onlara Adar geliyor haberiniz olsun dedi. Gerçi ben bu kısmı da anlamadım. Southlands sadece Bronwyn ve birkaç köylüden mi oluşuyor şimdi?
Gel gelelim Bronwyn’in halk pek de akıllı değilmiş. Kadının uyarısı ile kule dedikleri yere kaçtılar ama yanlarına ne almamışlar? Yemek. Ne oldu şimdi? Theo ve uyuz arkadaşı kaçtıkları kasabaya geri döndü. Burada Theo ve orclar arasında ufak bir köşe kapmaca izledik. Kovanın kafasına çarpmasıyla ses çıkaran Theo’yu duyan orcun 15 saniye sonra sudan cumburlop diye çıkan çocuğu duymamasını da orcların mal olmasına bağlıyorum. Yoksa yine işin içinden çıkamayız. Bu bölümün tüm amacı bize kılıcı göstermek ve Arondir’i dandik blockbuster filmlerindeki gibi son anda getirip kahraman yapmaktı. Aynı zamanda artık biliyoruz ki Adar, kılıcı arıyor. Ama sebebini henüz bilmiyoruz.
Elrond’un Khazad-Dum Maceraları
Elrond’un bölümü başladığında gördük ki Celebrimbor’un istediği kulenin yarısı bitmiş bile. Dizinin zaman kavramına da girmiyorum. Galadriel hepi topu 1 haftadır Numenor’da lakin senaristleri göre haftalar geçmiş bile. Neyse, öğreniyoruz ki Durin ortalarda yok. Elrond da merak ettiği için tekrar Khazad-Dum’a yürüyor. Yürüyor tabii. Koskoca Orta Dünya’da at yok çünkü.
Celebrimbor, Elrond’un babası Earendil’den bahsetti. Earendil’in Valar’a gittiğini de söylediler. Bu bölümden azcık bahsedeyim, o kadar çalıştık. Elrond ve dizide bahsedile Elros, yarı elf olan Earendil ile Elwing’in çocukları. Elwing, elinde Silmaril ile Feanor’un çocuklarından kaçarken kendini uçuruma atmış ama Vala Ulmo imdadına yetişip onu kuşa çevirmişti. Elwing de o sırada orada olan Earendil’in gemisine konmuştu. Earendil ve Elwing, ileride canları pahasına Valinor’a doğru yola çıkarlar ama Valar onları kabul eder. Orada orta dünyada yaşananları anlatırlar. Bunları duyan Valar da orduları toplayıp, dizinin açılışında gördüğümüz War of Wrath için yola çıkar.
Elrond ve Durin’in bölümü yan hikaye olarak ilerliyor şu anda. Elrond Disa’ya gelip soruyor hanım kocan nerdedi diye ama anlıyoruz ki Disa, kocası için yalan söylüyor. Bu bölümde de Narsil’i yapan Telkar’ın bir diğer eseri olan Dragon Helm of Dorloman’ı görüyoruz. Tabii Elrond, elf gözlerinden sonraki bir diğer silahı elf kulaklarını kullanarak Disa ve Durin’in sohbetine terbiyesizc dahil oluyor. Anlıyor ki Durin, eski madenlerde kazı yapıyor. Sonra o da oraya iniyor.
Anladığım kadarıyla Arda’da “hop birader sen nereye” mantığı yok. Elendil kafasına göre Numenor yüksek konseyine girebiliyor, Elrond Khazad-Dum’da güle oynaya geziyor. Bu kafa Peter Jackson filminde olsaydı Rivendell’de toplantı yapılırken yoldan geçen herkes gelir yüzüğe bakardı. Her şeye burnunu sokan Hobbitler bile halbuki toplantının sonuna kadar beklediler dahil olmak için. Neyse…
Anlıyoruz ki Durin ve cüceler Mithril’i bulmuş. Demiştim daha önce, çağlar iyice çorba oldu. O sebeple cücelerin yüzüklerden ötürü deliler gibi kazarak buldukları Balrog hikayesini bu sezona almışlar. Fragmanda gördüğümüz Balrog sahnesi de belki sezonun final sahne bile olabilir.
Sonra Durin, bence bu sezon ölecek olan babası ile helalleşiyor ve Elrond ile Lindon’a doğru yola çıkıyor. Ama neden çıktıkları tam bir muamma.
Konu Ne?
İlk sezonun yarısı bitti. Ve biz konunun tam olarak ne olduğunu hala çözebilmiş değiliz. Senaristler, orijinal hikayenin temellerini kullanıyor ve Sauron’un varlığını bildiğimiz için hepimizin gerilmesini bekliyor. Lakin diziyi orijinalinden o kadar koparmışlar ki bizler bu hissiyatı kaybettik bile. O sebeple Galadriel’in veya Elrond’un tam olarak neden bu kadar diken üstü olduğunu anlamış değilim. Yüzü yanık bir elf ve birkaç orc dışında orta dünyada herhangi bir sorun yok lakin Numenor, çıkartma yapmaya geliyor. Hem de atları ile. Anladınız siz.
Geçen yazımda da dediğim gibi, bizler artık zenci elf ve kitaba sadık kalma sohbetlerinden çok uzaklaştık. Bu dizinin adını değiştirip yayına soksanız, yarın IMDB’de puanı maksimum 3-4 olurdu. Dizi, kurgusal olarak da hikaye olarak da çok ciddi mantık hataları içeriyor. Daha da kötüsü çok ucuz ve amatör hareketler yapıyorlar. Mesela House of the Dragon, kadrajda gösterdiği neredeyse her şeyi ince seçiyor. Her gösterilen nesne ya da karakter ileride tekrar kaşımıza çıkacak. Hikayesinden ötürübiliyoruz. Dizi zaten foreshadowing konusunu muhteşem kullanıyor.
Gel gelelim The Rings of Power’da henüz ne döndüğünü bile anlamış değiliz. Maalesef 100 yıllık bir efsane, 2 amatör ama kendinden çok emin yapımcının elinde kepaze ediliyor. Biz de işte orta dünya aşkına hala izlemeye devam ediyoruz. Ama bu dizi, böylesine mantık hatalarına ve çocukça kararlara devam ederse, ikinci sezonu görmesi mümkün değil. House of the Dragon, daha ilk bölümden ikinci sezon onayını alırken The Rings of Power cephesi çok sessiz. Twitter’da satın aldıkları hesaplar ile diziyi övdürünce maalesef dizi güzel olmuyor.
Yorumlar