0
Bizi Instagram'da Takip Et

I Am Not Okay with This, izleyici bazında büyük beğeni kazansa da, ilk sezonundan sonra iptal edilmesi büyük tartışma yaratmıştı. Netflix’in de büyük tepki almasına neden olmuştu. Dizinin yaratıcılarından biri olan Christy Hall‘ın da bir sonraki projesi merak konusu olmuştu. Christy Hall ise ilk uzun metrajını yapmak için kolları sıvamıştı. Dakota Johnson ve Sean Penn gibi iki büyük ismi başrole koyan Hall, tamamı tek mekanda, taksi içerisinde geçen Daddio filmine imza attı.

İlk olarak geçen sene Telluride Film Festival ve Toronto International Film Festival‘de, bu yıl ise Tribeca Film Festival ve Sydney Film Festival‘de gösterildi. Böylece prestijli, önemli film festivallerinin parçası olmayı başardı. Eleştirmenlerden de iyi dönüşler alan Daddio, ülkemizde ise “New York’ta Bir Gece” ismiyle 9 Ağustos’ta vizyona girerek izleyiciyle buluşacak.

Daddio İnceleme | Arakat Mag

Bazen Bir Yabancı Güven Alanın Olur

Başlangıçta Christy Hall tarafından bir tiyatro oyunu olarak tasarlanan Daddio, ilk olarak Ekim 2017’de duyurulmuş ve başrol Daisy Ridley‘e teslim edilmişti. O yılın Aralık ayında ise film iptal edilmiş, senaryo da Hollywood’un en beğenilen fakat hayata geçirilemeyen senaryolarının yer aldığı “Kara Liste” içerisine dahil edilmişti. Haziran 2021’de, Dakota Johnson‘ın Ridley‘nin yerini aldığı ve Sean Penn‘in de filme dahil edildiği duyuruldu. Sean Penn‘i ilk öneren ve senaryoyu ona bizzat gönderen ise Dakota Johnson‘dı.

Daddio konu olarak, JFK Uluslararası Havaalanı’na inen Girlie’nin (Dakota Johnson), Manhattan’daki dairesine geri dönmesi için taksi tutmasını ve takside geçen ilgi çekici sohbeti ele alıyor. Yolculuk sırasında Girlie ve taksi şoförü Clark (Sean Penn), geçmiş ve şimdiki ilişkiler, seks ve güç dinamikleri, kayıp ve kırılganlık gibi çok sayıda konu hakkında beklenmedik şekilde dürüst konuşmalar yapmaya başlıyorlar.

Daddio‘nun fazla açık sözlü olması ilk başta tuhaf gelse de, aslında filmin son yarım saatine gelindiğinde o gerginlik hissi kayboluyor. İnsanlar en büyük dertlerini en yakınına dahi açamazken, bazen hiç tanımadığı bir yabancıya açabiliyor ve bu durum güvenden kaynaklı oluyor. Hiç tanımadığın, senin hakkında fikri olmayan bir kişinin seni yargılaması zordur. Ki yargılasa dahi, en yakının sana karşı takınacağı herhangi bir olumsuz davranışın yaratacağı etkiye yaklaşamaz. Daddio tam bu noktada ipleri ele alan ve her geçen dakika o ipleri gevşetmekten çekinmeyen bir film.

Daddio İnceleme | Arakat Mag

Konuşmaya İhtiyacı Olan İki Yabancı Birbirini Bulur

Girlie, hem sosyal olarak, hem de ilişkilerinde hala olgunlaşamamış biri olarak karşımıza çıksa da, yapısal olarak kendi ayakları üstünde durabilen ve bu sayede hem geçmişinde, hem de günümüzde yaşadığı onlarca problemin üstünden güçlükle gelebilmiş bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Clark ise bazı yönlerden eski kafalı olsa da ilgi çekici bakış açılarıyla kendine çekebilen bir yapıya sahip. Bu sayede onun açtığı konularla Girlie’yi tanıma fırsatı bulurken, Clark hakkında da fikir sahibi olmaya başlıyoruz.

İki karakterin birbiri ile olan iletişimi sığ kalmıyor ve filmin tüm süresi boyunca onların birbirine içini açmasına zaman tanılıyor. Böylece de Christy Hall‘ın zekice yazılmış senaryosu ile filmdeki karakterizasyonlar derinlik kazanıyor. Zaman geçtikçe açık sözlü olmaya başlayan Clark, Girlie’nin bir nevi konuşmaya ihtiyacı olduğunu fark ederek bunu yapıyor. Bazı anlarda bu açık sözlülük izleyici için fazla ve kaba gelebiliyor olsa da, filmin içerisinde ve Girlie özelinde ne kadar ihtiyaç olduğu anlaşılıyor.

Diyalogların teması ise asla aynı kalmıyor. Nesiller arası farklılıklar, erkek-kadın ilişkilerinin zamanla değişime uğraması, dijital ve analog iletişim, problematik aile ilişkileri, baba sorunları ve insanlığın doğası gibi birçok önemli noktaya parmak basılıyor. Daddio, konuşmaya ihtiyacı olan iki yabancının birbirini bulmasıyla başlayan, onların iç dünyasına ve düşünce yapılarına açılan bir keşif aslında.

Daddio İnceleme | Arakat Mag

Acı-Tatlı Bir Gece Yolculuğu

Daddio, acı-tatlı, melankolik olduğu kadar içten, dramatik olduğu kadar hoş bir taksi yolculuğunu harika aktarıyor. Hall‘ın senaryosunda karakterler sadece modern dünyadaki değil, eskiden günümüze devam eden problemleri de taşıyorlar. Böylelikle izleyicilerin karakterle özdeşleşmesi veya yakınlık kurabilmesi mümkün hale geliyor.

Daddio‘yu çok kuşaklı bir grup insanla izlemek için de mükemmel bir seçenek. Film, o grupta yaratabileceği etki üzerine tartışma ortamı doğurmakta zorlanmaz. Çünkü diyalogların dokunduğu yerler, insanların büyüdüğü ortama ve yaşlarına göre çeşitli, zengin bakış açılarına gebe olabilir. Bu anlamda da Hall‘ın diyalog yazımı övgüyü hak ediyor.

Hall aslında izleyicinin rahatlığına da meydan okuyor. Girlie’nin takside sexting yapması, o sırada cinsel açıdan değişen ruh halleri, diğer yandan Clark’ın dikiz aynasından sürekli onu gözetlemesi ve devamlı muhabbet açmaya çalışması, konunun seks dahil birçok özel yere kayması derken, ikili arasında sadece samimi ve içten bir durumun yanında, aynı zamanda gergin bir hava da yaratıyor. Ama filmin kaba ve açık sözlü olmasının getirdiği şeylerden biri de bu zaten. İki karakter arasındaki geçmişle ve hatalarıyla yüzleşmenin duygusal noktaya varması bu yollardan geçiyor. Hall, yarattığı iki karakteri için hayatlarına yeniden bakmalarını sağlayacak bir yolculuk sunuyor.

Daddio İnceleme | Arakat Mag

Basit Ama Etkili Hikaye Anlatıcılığı

Sadece 16 günde New York ve New Jersey’de çekilen Daddio, tamamı takside geçen ama diyalogların etkisiyle asla sıkmayan, basit ama etkili hikaye anlatıcılığının iyi örneklerinden biri. Gündelik hayatımızın parçalarından bulduğumuz filmde, bir daha asla birbirleriyle karşılaşmayacaklarını bilen fakat aralarında geçen diyalogları kalplerinde taşıyacak iki karaktere konuk oluyoruz. Bu iki karakter arasında en ufak sahte veya yapay his uyandırmayan Hall, diyaloglarla örülü bir film için zor olan bu kısmı da başarıyor.

Dakota Johnson ve Sean Penn‘in müthiş performanslarının yanı sıra, yakaladıkları muazzam uyumla da bu filmin etkisini arttırmakta zorlanmıyorlar. Christy Hall, Daddio ile ilk uzun metrajının altından başarıyla kalkarken, gelecekteki yazacağı senaryolar ve yönetmenlik koltuğuna oturacağı filmler için de heyecan uyandırıyor.

Eğer Daddio ilginizi çektiyse veya I Am Not Okay with This hayranıysanız, Christy Hall‘ın yapımcılığını üstlendiği, Colleen Hoover‘ın aynı adlı kitabından uyarlanan It Ends with Us‘ı da yakın zamanda izleme fırsatınız olacak. Hall‘ın aynı zamanda uyarlama senaryosunu da yazdığı filmin yönetmen koltuğunda ise Justin Baldoni (Clouds, Five Feet Apart) yer alıyor. It Ends with Us, “Bizimle Başladı Bizimle Bitti” adıyla gelecek hafta ülkemizde vizyona girecek.

Ferit Doğan‘ın diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.

Daha fazlası için bizi Twitter, Instagram, Discord ve Letterboxd aracılığıyla takip edebilirsiniz.

Trap: Pop Konserinde Seri Katil Avı

Femme: Queer Bir İntikam

 

 

Ferit Doğan
Yüksek Lisans öğrencisi (Radyo, Televizyon ve Sinema). Film eleştirmeni. Senaryo yazarı. Yönetmen.

Saving Bikini Bottom: The Sandy Cheeks Movie: Hayır, Ben Sandy

önceki yazı

Borderlands: Eğlencenin Eksik Yüzü

sonraki yazı

Yorumlar

Yorumlar kapatıldı.

Bunlar da ilginizi çekebilir

daha fazla Film Eleştirisi