Milenyumun, hatta ve hatta insanlık tarihinin en kaliteli TV serisi The Rings of Power dizisinin 2.sezon altıncı bölümünü de geride bıraktık. Dört ve beşinci bölümlerin ardından bir hayli düşen beklentimize yakışır bir bölümdü. Ne bir eksik ne bir fazla tam olması gerektiği gibiydi. Ne bir şaheser izlemek istiyoruz ne de saçmalıklarına tahammülümüz kaldı. Bizim beklentimiz tam olarak budur. “Yok artık!” dediğimiz anlar olmadı mı? Elbette oldu. Fakat ne yapalım, kaderimiz bu. Farkettim ki bu diziyi yerdikçe Tolkien dinine mensup bir takım bağnazlar isyan ediyorlar. Ne idüğü belirsiz, tekinsiz tarikatlar ile muhatap olmak istemediğimden, The Rings of Power‘ın kalan bölümlerini ne izlese öven, ’60lı, ’70li yılların haftalık gazete ekolünden gelenler gibi eleştireceğim. İnanmıyorsanız attığım başlığa bakın.
Adeta Bir Başyapıt
Madem bu başlığı attık önce artıları aradan çıkaralım. Sevgili okur, Durin ve eşi beni bu dehşet verici dünyadan uzaklaştırmayı başarıyorlar. Bir Elrond bir de Durin bunu başarıyor. Bu ikisini bir başkasına mı yazdırdılar acaba? Tolkien vakfından biri çıkıp “Durin ve Elrond’un karakter gelişimini ben yazacağım.” mı dedi bilmiyorum. Baba Durin de (Durin III) inanılmaz. Prenses Disa da öyle. Khazad-Dum sahneleri, The Rings of Power çölünde karşılaştığım bir vaha gibiler. Oyunculuk desen var, derinlik desen var. İzleyiciye gerçekten evrenin içinde hissetirebilen tek mekan Khazad-Dum.
Bir diğer artı Sauron’u canlandıran Charlie Vickers. Sauron’u da iyi yazmışlar diyordum lakin bu bölüm vazgeçtim. Bir öğrendim ki Sauron, Adar’ı da kandıramamış. Bu kısımlara Galadriel ile Adar arasındaki diyalogları yerden yere vururken değineceğim merak etmeyin. Meselemiz bu değil. Charlie Bey gerçekten Sauron’u güzel canlandırıyor. Ben beyefendinin geçtiğimiz sezon gelen eleştirilerden kaynaklı bu role bilendiğini, azmedip inanılmaz bir performans sergilediğini düşünüyorum. Kendi kendine şunu söylemiş de olabilir; “Olum Charlie, evet farkındayım bu berbat bir senaryo. Ne olursa olsun bu senin için büyük bir şans çünkü senaryo ne kadar kötü olursa olsun bunu milyonlar izleyecek. Sık dişini oyna olum.. sık dişini oyna.”
Başka iyi bir şey yok mu? Yok desem başım ağrımaz. Bombadil iyi, en azından biraz iyi. Fakat çok ‘fan service’. Adama yazdıkları üç replikten ikisi hayranların gönlünü hoş etmek için. Değineceğiz efendim, hepsine değineceğiz. Bak şimdi attığım başlığa bak.
Sürprizlerle Dolu Bir Bölüm
Bizimki gibi memleketlerde eğer bir güruh karşısındakini az okumakla suçluyorsa, bilin ki kendileri hiç okumuyorlardır. Bu yüzden başlıkları güzel atıyorum ki, eli maşalı Tolkien Tarikatı mensupları bakıp bakıp “Burada bir sıkıntı yok.” desinler ve gitsinler. Şimdi gerçekten dizi/film eleştirisi okumaya aşina ekiple devam edelim. Buradan sonrasında bölümde yaşananları irdeleyelim. Nereden başlayalım, elbette Numenor.
Elendil karakterinden çabucak bir lider figürü yaratmaya çalışıyorlar demiştim. Yalnızca bir lider de değil; dürüst, erdemli, gururlu bir lider. Peki sana sesleniyorum Bahriyeli Ned Stark, bunun için bir sezon yeter mi? Benim verdiğim örnek üzerinden yanıtlayan olursa eğer, cevaplarım hazır.
1- Ned Stark’ın ekran süresi ile yavrum Elendil’i bir karşılaştırın, Elendil’in iki sezonunu toplasan yine yetmez.
2- Bahsi geçen şahsın yalnızca kendisi değil; eşi, çocukları, yanında gezdirdiği üstat, yaver, silahtar, dıdısının dıdısı bile şerefle dolup taşmış. Adamın yaşadığı memlekete girince havada şeref kokusu yükseliyor.
3- O evrende herkes olabildiğince karaktersiz olduğundan Ned abimiz kolayca öne çıkıyor.
Umarım açıklayıcı olmuştur. İki karakterin hikayesi (en azından bu altı bölüm için konuşuyorum) benzer olduğundan bu örneği verdim. Hemen sinirlenmeyin. Ben de biliyorum Ned Stark’ın ordu toplayıp Night King’e yürümediğini ve Rob’un babasının kırık kılıcını alıp Night King’in elini kesmediğini. Sakin olun lütfen. Elendil bu bölümde kralın otoritesini tanımayı reddedince Deniz Solucan’ına yem edilmek suretiyle idamına karar verildi. Pharazon, kartalın hala kendine geldiğine inanıyor olacak ki, Valar’ın Elendil’i suçlu bulacağını düşündü. Hem de geçen bölüm tapınakta yaşanan onca şeyin ardından. Deli bu adam azizim.
Peki yüce Kraliçemiz, Numenor’un ışığı, Ezelin Annesi Meliha gelip Elendil’i kurtarınca şaşırdık mı? Hayır şaşırmadık. Neden? Çünkü bu hanım kızımızın denize girip deniz canavarı ile karşılaştığı sahneyi fragmana koymuşlardı. Tebrikler The Rings of Power‘ın PR ekibi, tebrikler. Bu arada Miriel karakterinin denize atılıp, canavarca dibe çekilip sonra kıyıya fırlatıldıktan sonra hala dik yürüyebiliyor olması inanılmaz komikti. Ne yazayım sıradaki başlığa? Buldum!
Stranger Aslında Kim?
Eregion ve yaklaşan savaştan önce Bombadil ve artık ismini rahatça telaffuz edebildiğimiz Gandalf’tan bahsedelim. Yani gözümüze gözümüze sokuyorlar ama ben hala söylüyorum, bu büyücü birey Saruman olmalı. Unutmayın ilk bölümde de kendisine bir sahnede “Sauron” dendi. Bu dizinin senaristleri çok zeki olmadıkları için twistleri bu şekilde yapıyorlar, kör göze parmak. Mesela yoldan geçen adama “Gil Galad” diye sesleniyorlar, iki bölüm sonra da çıkıp “Kandırdık ki, aslında Elrond bu.” diyorlar. Böyle enteresan insanlar. Allah ailelerine sabır versin ne diyelim, çok geçmiş olsun. Bombadil’in buram buram fan service kokan repliklerinden Stranger’ın Gandalf olduğunu nasıl mı çıkarırız? İrdeleyelim.
1- Bahsedilen gizli ateşten bunu çıkarabiliriz. Sinemanın tertemiz, yozlaşmamış, idealist insanların kontrolünde olduğu o güzel günlere götüreyim sizi. Akıllara Yüzük Kardeşliği filminden, herkesin kalbine kazınmış o sahne geliyor. “Gizli ateşin hizmetkârıyım. Ben Anor alevini kullanırım. Kara ateş seni kurtarmaz Udun alevi!” demişti boz büyücü Gandalf. Balrog ile karşı karşıya geldiğinde.
2- “Yaşayan pek çok kişi ölümü hak eder. Ölülerden bazıları da yaşamı. Yaşamı onlara verebilir misin? Ölüm hakkında karar vermekte aceleci olma. En bilgeler bile sonu göremez.” Moria madenlerinde Gollum tarafından takip edildiklerini anladıklarında Frodo Gandalf’a “Fırsatını bulmuşken Bilbo onu öldürmeliydi.” der. Gandalf ise Frodo’ya bu yanıtı verir.
Tamam anladık kardeşim bu adam Gandalf. Tamam yeter uzatmayın artık.
Büyük Savaşa Doğru
Arkadaşlar, sevgili okurlar… Adar Galadriel’i kandırmış meğer. Bakın bunu defalarca yazmak istiyorum. Sadece bunu kopyala yapıştır yapsak altıncı bölüme yakışır bir inceleme olur aslında. Düşünsenize tüm sayfa baştan aşağıya;
Adar Galadriel’i kandırmış meğer
Adar Galadriel’i kandırmış meğer
Gerçekten kahkahalar atarak izledim. Bizim Galadriel’i kandıran kandırana. Bu kızcağızın yerinde ben olsam ben de yüzüğüme bağlanırım. Yüzük yokken önüne gelen aptal yerine koyuyor bu kızı. Bakıyorum Adar’a, nasıl olduysa Halbrand’ın Sauron olduğunu anlamış. Ondan sonra stratejisini geliştirmiş. Üstüne koca orduyu toplamış. Bir de Galadriel’i esir düşürmüş. Yetmemiş gitmiş en önemli elf şehirlerinden birini kuşatmış. Arkadaşlar belki de Saruman haklıydı, bu orklar gerçekten elflerin daha iyi versiyonları olabilir. Yahu Galadriel’i de, Celebrimbor’u da önüne gelen kandırıyor. Mesela Durin’e bakıyorum çok zeki, Adar’a bakıyorum çok zeki. İnsanların yanında Theo diye bir velet var, Lindon’daki herkesi cebinden çıkarır. Ne hikmetse bu elflerde bir eksiklik, bir gariplik var.
Daha komik bir şeyden bahsedeyim mi size, Sauron… bakın hazır olun, düşmemek için bir yere tutunun. Sauron Moria’dan mithril çaldı. Sauron’un içine kendi iradesini aktardığı yüzük, Kral Durin’e “Bu adama mithril verme.” dedi. Bu yüzükler insanları Sauron’un kukuletalı emir eri yapacak arkadaşlar, yanlış anlaşılma olmasın lütfen. Dokuz insan kralı Sauron’un müptelası yapan yüzükler nedendir bilinmez, cüceler üzerinde tesir etmiyor. Her şeyden önce kendisini fazla değil, ihtiyacı kadar çaldığı için tebrik ederim. Mesela The Rings of Power da bu durumu örnek alsa, zamanımızı ihtiyacı kadar çalsa ne güzel olur. Konuyu açmak gerekirse bölümler zaten katlanılamaz olduğundan, süre bir saat değil de yarım saat olsa şahane olmaz mı? Bence olur, mükemmel olur.
Sonuç olarak, Dünya bu diziyi izleyip bir de üstüne incelemelerini okuyacak kadar özverili insanların hatrına dönüyor. Eğer önümüzdeki haftaya kadar kukuletalı dokuz LOTR fanı yolumu kesip beni morgul bıçağıyla şişlemezlerse yeniden sizlerle olacağım. İyi seyirler, keyifli okumalar.
Mehmet Tezcan’ın diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayınız.
Daha fazlası için bizi Youtube, Twitter ve Instagram aracılığıyla takip edebilirsiniz.
Yorumlar