0

İlk James Bond filminden beri, espiyonaj filmlerini komedi ile harmanlayan birbirinden başarılı filmler izledik. Türün bütün alemeti farikasını bünyesinde barındıran hatta dozajını kaçıran Austin Powers serisi bu türün en ünlü örneği. Ghosted ise, son zamanlarda çıkan Spy, Knight and Day gibi filmleri daha çok andıran bir espiyonaj – komedi filmi. Fakat türün en kötü örneklerinden biri.

Yapımcılığı ve yayıncılığı Apple tarafından yapılan filmin başrollerinden Ana De Armas ve Chris Evans gibi son zamanların en popüler oyuncuları yer alıyor. Aynı zamanda bir sürü ünlü ismin de cameo yaptığı filmde, baş kötü rolünde de Adrien Brody’u var.

Washington’da bir Pazar standı olan, eski yazar – yeni çiftçi Cole (Chris Evans), stantta tanıştığı Sadie’e (Ana de Armas) aşık olması ile hayatı değişir. Beraber hayatlarının en güzel günün geçiren ikili tekrar birbirini görmek üzere ayrılırlar. Fakat ilk buluşmanın ardından Sadie, sırra kadem basmıştır. Israrcı ve hafiften takıntılı biri olan Cole ise Sadie’nin peşini bırakmaz. Cole, 2 ay gibi bir sürenin ardından Sadie’yi Londra’da bulsa da kendini ajanlar, kiralık katiller ve tehlikeli işadamları ile dolu bir espiyonaj dünyasında bulur.

Komedi – espiyonaj filmleri genellikle izlemesi eğlenceli, iyi aksiyon filmlerdir. Başrollerde kimyası tutan iki karizmatik oyuncu ve eğlenceli bir senaryo ile fena olmayan aksiyon sahneleri bu tarz filmler için gayet yeterlidir. Fakat Ghosted hemen hemen her alanda sınıfta kalan, klişeler ötesi, izlerken bitse de gitsek diyeceğiniz bir film. Üzerimize çuvalla film yağdığı bu günlerde, vasat olmak artık yeterli değil. Eğer bir film vasat olacaksa bile kendi türünün seyircisinin gözüne girmeyi başarmalı. Ghosted’ın yeni bir John Wick olma gibi bir hayali yok. Fakat Ghosted açık açık kötü bir film. 30. dk geldiğinizde bütün filmi anlamış oluyorsunuz. Bunun üzerine aksiyon sekansları da kötü olunca filmin hiçbir cazibesi kalmıyor.

Ana De Armas ve Chris Evans’ın kimyaları fena olmasa da filmi kurtarmaya yetmiyor. Senaryo ve diyalogların klişe olmasının üstüne kötü aksiyon sekansları da eklenince, hiçbir başrol bu filmi kurtarmaya muktedir değil maalesef. Ana De Armas, Hollywood’a geç girmesine rağmen kısa sürede çok iyi bir kariyer inşa etmesinin yanı sıra, çok fazla kişinin de gönlüne girmeyi başardı. Aynı zamanda Bond kızı olmanın şerefine erişmiş olan Armas, aksiyon filmlerine uzak bir isim olmamasına rağmen, filmin eksi yönlerinden biri olmaktan kurtulamıyor. Belki de peruğunun etkisi ile, filmin hiçbir sahnesinde seyirciyi yakalayamıyor.

Chris Evans ise, Armas’a göre komedi rollerine daha yatkın birisi. Yeni jenerasyonun en popüler oyuncularından biri olsa da, Marvel filmleri hariç rüştünü kanıtlama imkanı bulamadı. Buna ihtiyacı da yok açıkçası. Filmin en iyi yanı Chris Evans diyebiliriz. Yine de o bile bu film için yeterli olmuyor. Chris Evans’ın sahne de olduğu her an içimden bu rol Ryan Reynols için yazılmış demekten de kendimi alamadım.

Ghosted maalesef kimseye tavsiye edemeyeceğim kadar zayıf bir film. Filmin iyi yaptığı hiçbir şey yok.. Başrol oyuncularına özel bir sevginiz varsa bile bakmanızı tavsiye etmem.

Daha önceki yazılarımıza bakmak için tıklayın.

Yolların Delilikte Kesişmesi: Dead Ringers

Batuhan Oğuz

İblislerimiz İşlediğimiz Günahlardır: The Pope’s Exorcist

Previous article

Christopher Nolan’ın yeni filmi Oppenheimer’dan yeni bir fragman ve poster yayınlandı!

Next article

You may also like

Comments

Comments are closed.