İlk sezonunu 2021 yılında izlediğimiz Loki dizisi, verdiği iki yıllık aranın ardından geçtiğimiz günlerde finalini yaptı. Avengers: Endgame filminden sonra birkaç dizi ve film dışında hayal kırıklığı ile geçen dönemin ardından gelen Loki finali, biz hayranlara uzun zaman sonra özlediğimiz kalitede bir Marvel işi sundu. Dilerseniz, kısa bir şekilde ilk sezonun nasıl sona erdiğini hatırlayalım. Ardından, ikinci sezon ile ilgili düşüncelerime geçelim.
Kısa Bir Hatırlatma
Zaman Koruyucuları’nın hiç var olmadığını öğrenmemizin ardından, TVA’in arkasında kimin olduğunu bulmak için hiçliğin ötesine giden karakterlerimiz, Loki ve Sylvie, orada hiç beklemedikleri bir sürprizle karşılaşırlar. “Geriye Kalan” sıfatı altında çoklu evrendeki diğer Kang’leri yenen “Fatih Kang” ile tanışan karakterlerimiz, ondan aldıkları bilgilerle ortaya çıkan her bir alternatif zaman çizgisinin çoklu evrenleri yok edecek Kangler anlamına geldiğini öğrenirler. Sylvie’nin bütün bunlara rağmen Kang’i öldürmesiyle birlikte alternatif zaman çizgileri serbest kalmış olur.
Zamanda Kayma
Altı bölümden oluşan ikinci sezonumuz tam olarak ilk sezonun bittiği yerden devam ediyor. Sezonun ilk kısımlarında olanları TVA’dekilere anlatmakla uğraşan Fesatlık Tanrımız, bir yandan da yaşadığı zamanda kayma problemine çözüm bulmaya çalışırken Oscar ödüllü oyuncu Ke Huy Quan‘ın canlandırdığı Ouroboros karakteri hikayeye giriş yapıyor. TVA’nın kuruluşundan beri burada olan Ouroboros’un göreviyse TVA çatısı altında oluşan problemleri çözmek.
İzleyici kitlesi ele alındığında, ilk sezona kıyasla aksiyon seviyesinin yükselmesini beklediğimiz dizimiz, beklenmeyeni yaparak aksiyon seviyesini düşürerek diyalogları artırıyor. Loki gibi geçmişte işlediği suçların cezasını hala çekmekte olan bir karakter için bu karar tam da yerinde olmuş diyebilirim. İçi boş diyaloglar yerine, her bir kelimenin anlam taşıdığı karakterin dönüşümünü sonuna kadar hissettiren kaliteli sahneleri izlemek, on dört senedir hayatımızda bulunan karakterimize iyice bağlanmamızı sağlıyor.
Comments